FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Uzun vade için alınabilecek 10 hisse

**Yunanistan’daki krizin yarattığı tedirginlik bütün dünya piyasalarını etkisi altına aldı. Uzmanlar, yatırımcılara panik havasına kapılıp zararına satış yapmamalarını öneriyor.

**

Para dergisinden İdil Taraklı'nın haberine göre, hatta İMKB’deki hızlı gerilemenin bazı hisselerde uzun vadeli alım fırsatı yarattığı belirtiliyor...

Yunanistan'daki “yangın” geçen hafta başta Avrupa olmak üzere bütün piyasaları olumsuz etkiledi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in, Yunanistan’daki borç krizinin Portekiz, İtalya, İrlanda ve İngiltere gibi ülkelerdeki bankalara da yayılabileceği yönündeki açıklaması kafaları karıştırdı. Özellikle ABD borsalarındaki büyük düşüşlerle 6 Mayıs 2010, ajandalara tarihi bir finansal sarsıntı günü olarak geçti.

Bunun İMKB’ye yansıması ise endeksin 59 bin sınırından dönmesi oldu. Düşüşte, esas olarak yurtdışındaki olumsuz hava etkili olurken, analistler her yıl olduğu gibi bu yıl da mayıs ayındaki sermaye artırımları ve temettülerin de etkili olduğunu belirtiyor. İçeride halka arz seferberliğinin başlamasının getireceği hisse değişimlerinin önümüzdeki günlerde İMKB’de satışları biraz daha destekleyebileceği ifade ediliyor.

Uzmanlar, uluslararası gelişmelerin trendine bağlı olarak İMKB’de ön önemli desteğin 52 bin olduğu, buranın kırılması halinde ise 48 binlerin gündeme geleceği görüşünde. Ancak dalgalanmaların normalleşmesiyle piyasaların hızlı bir toparlanma yaşayacağı da hemen ekleniyor. *****

İHRACAT VE EMTİA ETKİSİ
Tabii bu gelişmeler şirket ve hisse bazında etkisini farklı farklı hissettirebiliyor. Yani her hisse düşecek diye bir kural yok. Bu durum önümüzdeki dönemdeki olası toparlanmada kendini gösterebilecek. Turkish Yatırım Araştırma Müdürü Baki Atılal, “Son gelişmelerden ağırlıklı olarak emtiaya dayalı ve ihracat şirketlerinin hisseleri olumsuz etkileniyor. Ancak genelde 48 bin seviyesinde önerilen hisse ile 60 binde önerilen hisse aynıdır” diyor.

Atılal, emtiaya dayalı ve ihracat ağırlıklı çalışan şirketlere yönelik olası yansımaları ise şöyle açıklıyor: “Faizler bu kadar hızlı artarken, büyüme yeniden sorgulanacaktır. Bu da emtiaya dayalı ve ihracat ağırlıklı çalışan şirketlerin 2010 yılı beklentilerinin değişmesine neden olacaktır.”

Atılal, dünya piyasalarında yaşananlara ilişkin yorumu da şöyle: “Biz bu oyunda seyirciyken bir anda oyuna dahil olduk. Çünkü her ne kadar payını yüzde 60’ın altına çeksek de ihracatımızın büyük kısmı Euro Bölgesi’ne yönelik. Ve geri dönüşü de doğal olarak euro cinsinden. İthalatımızın yüzde 60’tan fazlasını ise dolarla gerçekleştiriyoruz. Tabii bu da dış ticaret açığımızın kontrolsüz artışı anlamına geliyor.”*****

UZUN VADELİ ALIM FIRSATI
Peki bütün bu gelişmeler karşısında yatırımcılar nasıl bir strateji izlemeli? Galata Menkul Değerler İnternet Şube Müdürü Polat Yaman, düşen piyasanın uzun vadeli portföy oluşturmak için fırsat yarattığı düşüncesinde. Yaman, düşük endekste alınan hisse senetlerinin yükselme potansiyellerinin de arttığını hatırlatıyor.

Sonuç olarak uzmanlar, uzun vadeli düşünen yatırımcıların düşüşleri alım için fırsat olarak değerlendirebileceği görüşünde. Bunun içinse yılın ilk çeyreğine ilişkin bilançoların iyi analiz edilmesi öneriliyor. Uzmanlar, geçen yılın baz etkisinden yola çıkarak, üç aylık bilançoların 2009’un son çeyreğiyle karşılaştırılmasının daha makul olacağını ifade ediyor...

Polat YAMAN / Galata Menkul Değerler İnternet Şube Müdürü
VİKİNG KAĞIT İLK 6 AYDA KÂRA GEÇER
Viking Kağıt: Şirket, 2010 yılı ilk çeyreğinde 1.8 milyon TL zarar açıkladı. Ancak bu rakam, geçen yılın aynı dönemindeki 5.8 milyon TL’ye göre önemli bir düzelmeye işaret ediyor. Altı aylık dönemde ise zarardan kara geçmesini bekliyorum. 2009 yılında yapılan bedelli artırımlarla sağlanan kaynak, şirkete olumlu yansıyacaktır. Yaşar Grubu, geçen yıl, yeni organizasyon yapılanması çerçevesinde Viking Kağıt hisselerinin kısmen veya tamamen satışının değerlendirilmesi için çalışmalara başlamıştı. Bu konuda kısa vadede gelişme beklenmiyoruz. Ancak bu konuda gelebilecek haberler zaten düşük seviyelerde işlem gören hisselerde hareketliliğe neden olabilir. Şirket hisseleri için 2 TL hedef değerle yüzde 30 yükseliş potansiyeli öngörüyorum.

Tat Konserve: Geçen yılın ilk çeyreğinde 3 milyon TL zarar eden şirket, bu yılın aynı döneminde ise 5.7 milyon TL kar açıkladı. Ancak artan hammadde maliyetleri, karlılığı bir miktar aşağı çekiyor. Şirketin borçluluk yapısını kısa vadeden uzun vadeye çevirmesi de finansal açıdan daha rahat hareket kabiliyeti sağlıyor. Harran Ovası projesinin bu yıl karlılığa tam anlamıyla katkı yapmasını bekliyorum. Tat Konserve, yine GAP bölgesinde besi hayvancılığı yatırımlarına da önem veriyor. Bu segmentteki kar marjlarında iyileşme bekliyorum. Şirketin Bursa’daki gayrimenkulünü 8 milyon TL bedelle Anadolu Grubu’na satması da daha sonraki dönemlerde bilançoya pozitif katkı yapacaktır. Ayrıca Tat, aslında Koç’un yoğunlaşmak istediği ana sektörlerden birinde faaliyet göstermiyor. Bu nedenle şirketin yakın gelecekte daha iyi bir fiyattan satılma olasılığı bulunuyor. Şirket hisseleri için 4 TL hedef fiyatla yüzde 25 yükseliş potansiyeli öngörüyorum.

Boyner Büyük Mağazacılık: Yaşanan global krizin etkisiyle 2009’a kötü bir başlangıç yapan şirket, ardından ciddi bir toparlama sürecine girerek geçen yılı 7.3 milyon TL karla kapattı. Bu yıl ilk çeyrekte de 367 bin TL kar açıkladı. Şirketin hem cirosunda hem de kar marjlarında belirgin bir yükseliş söz konusu. 2009 yılında Beymen markalarını bünyesine katması da pozitif katkı yapıyor. Bu hamleyle yıllık 8 milyon TL ek operasyonel kar elde edilmesi bekleniyor. Şirketin T-Box markalı ürünleri ABD’de de 600 noktada satılıyor. Ve dünya markası olma yönünde ilerliyor. Nisan ayında açılan ve Boyner ile Ülker’in sahibi Yıldız Holding ortaklığında inşa edilen Starcity Outlet Center’ın da şirkete artı değer katacağını düşünüyorum. Boyner hisselerinin alım için cazip olduğunu düşünüyor ve yüzde 50 civarında yükseliş potansiyeli öngörüyorum.*****

BAKİ ATILAL / Turkish Yatırım Araştırma Müdürü
PETKİM YÜZDE 16 İSKONTOLU
Petkim: Şirket, 2010 yılı birinci çeyrekte piyasa beklentilerinin bir miktar üzerinde 21 milyon TL net kar açıkladı. Geçen yıl birinci çeyreğe göre karlılık gerilemiş olsa da daha düşük gelen faaliyet dışı giderler ve artan ciro sayesinde şirketin net karı yükseldi. Ürün fiyatlarındaki artışın da etkisiyle şirketin toplam satış gelirleri aynı dönemler itibariyle yüzde 81 artış gösterdi. Yükselen petrokimya ürün fiyatları sayesinde operasyonel karlılık, 2009 dördüncü çeyreğin neredeyse 10 kat üzerinde gerçekleşti. Böylece Petkim, 42.4 milyon TL FAVÖK (finansman giderleri, amortisman giderleri ve vergi öncesi kar) elde etmiş oldu. Mevcut 11.40 TL’ye karşılık 12 aylık hedef fiyatımız 13.60 TL. Yüzde 16 iskontolu işlem gören hisse için “al” tavsiyemizi koruyoruz.

Arçelik: Şirketin 2010 yılı ilk çeyrek net karı, geçen yılın aynı dönemindeki 53.4 milyon TL’ye göre yüzde 128 artışla 110 milyon TL oldu. Baz yıl etkisi, güçlü operasyonel karlılık, faaliyet giderlerinin geçen yılın aynı dönemindeki 111 milyon TL zararının bu dönemde 7 milyon TL’ye gerilemesi, bu kar artışının etkenleri arasında. Bu yılın ilk çeyreğinde Arçelik’in yurtiçi satışları 2009’un ilk çeyreğine göre yüzde 26, ihracatı ise yüzde 1 arttı. FAVÖK marjı 2010’un ilk çeyreğinde yüzde 13’e yükselirken, net borçluluktaki azalış devam etti. Satış gelirlerindeki artış ve FAVÖK marjındaki yükseliş, 2010 birinci çeyrekte mali tablolarda dikkat çeken noktalardı. Hisse için 7.75 TL’lik 12 aylık hedef piyasa fiyatı doğrultusunda “alım” öneriyoruz.

Türk Traktör: Şirket, yılın ilk çeyreğinde 24 milyon TL kar etti. Kar marjı düşük olan ihracattaki yüzde 5’lik daralmaya karşılık, kar marjı yüksek yurtiçi talep neredeyse 3 kat arttı. Böylece toplam traktör satışları yüzde 45 artışla 5 bin 667’ye ulaştı. Bu olumlu tablo, kapasite kullanım oranının artmasını, faaliyet giderlerininse azalmasını sağladı. 2010 yılında yurtiçi satışlarda yüzde 25, ihracatta yüzde 7’lik artış bekliyoruz. Hisse senedinde 12 aylık hedef fiyatımız 13.80 TL. Yüzde 18 iskonto içeren Türk Traktör hissesinde “alım” yönündeki tavsiyemizi koruyoruz.*****

Ersagun ŞİMŞEK / Tera Menkul Değerler Araştırma Müdürü
HALKBANK’TA HEDEFİ REVİZE EDİYORUZ
Halk Bankası: Banka, ilk çeyrekte 515 milyon TL net kar açıkladı. Böylece beklentilerin yüzde 42 üzerine çıkmış oldu. Halkbank’ın başarılı mali sonuçlarında birçok faktör etkili oldu. Karşılık giderleri yüzde 25 azaldı, kredi hacmindeki artış beklentilerimizin üzerinde oldu, marjlar düşük fonlama maliyetleri sayesinde tahminimizden daha iyi gerçekleşti... Ayrıca 61 milyon TL tutarında ticari alım satım karı da mali performansa ek destek sağladı.

Karlılık oranları yüksek ve düşük çarpanlardan işlem gören bankanın büyüme oranı ise sektör ortalamasının üzerinde. Halk Bankası için daha önce hisse başına 11.5 TL olan fiyat hedefimizi yukarı yönlü revize edeceğiz. Hisse senedi için “al” tavsiyemizi koruyoruz.

Tofaş Türk Otomobil Fabrikası: Şirket, 2010 yılı birinci çeyrekte beklentilerin üzerinde kar açıkladı. Bu durum ertelenmiş vergi gelirinden kaynaklanıyor. Tofaş, 2009 yılı ilk çeyrek karına göre yüzde 260 artışla 118 milyon TL net kar bildirdi. Şirketin yurtiçi araç satış adedi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 71.7, yurtdışı satışları da yüzde 86.5 oranında arttı. Bu yıl yeni Doblo’nun lansmanıyla marjlarda bir miktar iyileşme bekliyoruz. Şirketin verdiği tahmine göre 2010’da ihracatta yüzde 31 artış, ancak yurtiçi pazarda yüzde 20 daralma bekleniyor. Genelde gelirlerin ihracata kayması marjları olumsuz etkilese de yeni Doblo’nun bu yıla olumlu katkısından dolayı marjlarda hafif bir iyileşme bekliyoruz. Hedef fiyatımız 7.5 TL ve “al” tavsiyemizi koruyoruz.

Bagfaş: 2010 yılı birinci çeyreğinde 8.8 milyon dolar net kar açıklayan şirketin net satışları yüzde 6 oranında azalırken, FAVÖK marjı artan gübre fiyatlarının etkisiyle hızlı toparlandı ve yüzde 22.9’a yükseldi. Hisse başına 134.4 TL fiyat hedefimizle “nötr” tavsiyemizi koruyoruz.

Akenerji: Şirket, bu yılın üçüncü çeyreğinde 1.9 milyon dolar zarar açıkladı. Şirketin FAVÖK’ü de piyasa beklentilerinin altında kaldı. Ancak bizim beklentilerimize paralel geldi. FAVÖK marjı, DUY (Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği) fiyatlarındaki azalma dolayısıyla geçen yıl aynı çeyreğe göre önemli ölçüde geriledi. Akenerji için hisse başına hedef değerimizi düşürüyoruz. Yeni fiyat hedefimiz yüzde11 düşüş potansiyeline işaret ediyor. Dolayısıyla Akenerji için daha önce “al” olan önerimizi “nötr”e çekiyoruz. DUY fiyatlarının bu yıl 2009’a göre daha düşük kalacağı beklentileri fiyat hedefimizi aşağı yönlü revize etmemizde etkili oldu. Ayrıca Aralık 2009’dan itibaren DUY piyasasında fiyatların belirlenmesinde saatlik uygulamaya (öncekinde üç saatlikti) geçilmesi bu piyasanın daha etkin çalışmasına ve dolayısıyla daha düşük fiyat seviyelerinin oluşmasına neden oldu. Bol yağışlı geçen kış mevsimi barajlardaki su seviyesini artırdığından DUY piyasasında daha önceki dönemlerde fiyatları yukarı iten arz/talep dengesizliği bu sefer tersine çalışarak fiyatları baskı altında tutmaya başladı.

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler