Yaz aylarında Antalya'nın Döşemealtı ilçesindeki araziler, Türkiye'nin dört bir yanından getirilen el dokuması halıların serilmesiyle tabloyu anımsatan tarlalara dönüşüyor. Halılar, yüksek sıcaklıkta güneş altında bekletilerek hem mikroplardan arındırılıyor hem de doğal renklerine kavuşuyor. Sentetik içermeyen, organik boyalarla dokunmuş halılar, bu işlemle ihracata hazırlanıyor.
Güneşlenen halılar başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın farklı noktalarına gönderiliyor.
Aralarında 100 yıl önce dokunmuş, antika değerindeki bazı halılar ise 8 bin dolara kadar koleksiyonerlerden alıcı buluyor.
Halil Börekçi, 1971 yılından bu yana halı güneşlemesi işini yaptığını belirtti.
Börekçi "Bu işe yıllar önce başladım. Niğde'de de halılar sattım. Antalya'da ise 25 yıldır bu işi yapıyorum. 1988- 1989 yıllarında Türkiye'nin halı ihracatında üçüncülük madalyası aldım. Oğlum da bu işle uğraşıyor. Ben de babamdan devraldım. Oğlum işimizi babadan oğula sürdürecek. Türkiye'nin dört bir yanından toplanan kullanılmış halılar sadece doğal boyalarla dokunmuş oluyor. Sentetik iplik kullanılmıyor. Çünkü Antalya'da sıcaklık zaman zaman 45- 48 dereceyi buluyor ve sentetik halılar bu sıcağa dayanmıyor, adeta suntaya dönüşüyor. Biz tamamen doğal orijinal ve güneşe dayanıklı halıları seriyoruz" dedi.
Halil Börekçi, halıların güneşlenme ve temizlik aşamalarının nasıl yapıldığını anlattı.
Börekçi, "Türkiye'nin çeşitli yerlerinden, kullanılmış ve miadı dolmuş olarak topluyoruz. Önce havuzlarımızda steril hale getiriyor, mikroplardan arındırıyoruz. Ardından sabun ve şampuanla yıkayıp güneşe seriyoruz. Bu halılar tamamen organik halılardır. İçlerinde sentetik iplik ya da krom boya bulunmaz. Çünkü sentetik halılar bu sıcaklıkta suntaya benzer şekilde sertleşiyor. Antalya'da sıcaklık bazen 45-48 dereceye kadar çıkabiliyor. Boyama sırasında kullanılan indikatör gibi bazı maddeler, güneşin etkisi ve gece düşen çiğ sayesinde uçup gidiyor. Halıların doğallığı böylece ortaya çıkıyor. Renkler pastel ise pastel, canlıysa canlı kalıyor. Asitle soldurma gibi suni işlemler uygulanmıyor. Aynı zamanda bu yüksek sıcaklıkta mikroplar da barınamıyor" diye konuştu.
Börekçi, halıların ekim ayının ortasında satışa gönderildiğini belirtti.
Börekçi, "Bu sezon yaklaşık 15 bin halıyı tarlalara sereceğiz. Şu anda 7 bin halı serdik. Bu halıları dünyanın dört bir yanına gönderiyoruz. En çok ABD alıyor ama Avrupa, Japonya, Avustralya, hatta Güney Afrika'ya kadar birçok ülkeye ihracat yapıyoruz. Tarlamızı mayısın ilk haftasında hazırlıyoruz ve 15'inden itibaren halı sermeye başlıyoruz. Temmuz sonuna kadar serme işlemi devam ediyor. Halıları ise ağustos ortasından itibaren toplamaya başlıyoruz, bu işlem ekim ortasına kadar sürüyor" dedi.
Börekçi, halı satış fiyatlarının Orta Doğu'daki savaşlar nedeniyle düştüğünü belirti.
Börekçi, "Savaşlar nedeniyle satışlar azaldı. Asıl sezonumuz eylül- ekim aylarında başlıyor. Bir işçi günde yaklaşık 1000 liraya çalışıyor. 20-25 günde dokunan halı ise 25 bin liraya mal oluyor. İplik masrafı yaklaşık 7-8 bin lira. Yani bir halının maliyeti 32-33 bin liraya çıkıyor. Şu anda normal halılar 15 bin ile 20 bin lira arasında satılabiliyor" diye konuştu.
Börekçi, koleksiyonluk halıların özelliklerinden de bahsetti.
Börekçi, "Bunlar 50, 100, hatta 150 yıl önce dokunmuş antika halılar. Onlar dolar bazında satılıyor. Fiyatları 5 bin dolardan başlayıp 8 bin dolara kadar çıkıyor. Daha önce bu halılar 15- 20 bin dolara kadar satılabiliyordu ama şu anda o fiyatlar da düştü. Bu tür halıları genellikle koleksiyonerler ve özel alıcılar tercih ediyor" dedi. (DHA)
Okuyucu Yorumları 0 yorum