Yüksek kur, enflasyon ve krediye erişimdeki zorluklar otomobil fiyatlarında etkisini göstermeye devam ediyor. Satışlarda yaşanan gözle görülür azalma sektörde endişe yaratırken, ÖTV matrahlarına yönelik bir düzenlemenin yapılması talep ediliyor. Gelinen noktada ise piyasada satılan neredeyse tüm sıfır otomobillerin yüzde 80'lik ÖTV dilimine geçtiği görüldü. Yüzde 80'lik dilimin altında kalan sayılı araçlar ise markaların en ucuz modellerinin en alt donanıma sahip otomobillerinden oluşuyor.
Habertürk’ten Yiğitcan Yıldız’ın haberine göre, Fiat Egea yüzde 80 ÖTV oranının altında kalan 2 modelden biri oldu. Egea'nın sadece 1,4 benzinli ve manuel şanzımanlı versiyonu yüzde 70 ÖTV diliminde kalırken, aynı ÖTV oranına sahip bir diğer modelin ise Hyundai i10 olduğu anlaşılıyor. Egea gibi yerli üretim bir otomobil olan i10'un da en üst donanım paketi hariç tüm versiyonları yüzde 70'lik ÖTV diliminden fiyatlanıyor.
ÖTV sisteminde en son Ocak ayında değişiklik yapılmış ve dilim sayısı artırılmıştı. Bu kapsamda, 353 bin TL ile 401 bin TL arasında kalan otomobiller yüzde 70'lik ÖTV dilimine, 401 bin TL'den daha pahalı otomobiller ise yüzde 80'lik ÖTV dilimine giriyor. Türkiye'de otomobillerin fiyatının döviz kuru ve ÖTV sistemi ile belirlenmesi ise, döviz kurundaki her artışın fiyatlara doğrudan yansımasına yol açıyor. Döviz artışı neticesinde artan fiyatlar, ÖTV sistemindeki baremleri aşıp otomobilleri bir üst vergi dilimine çıkarınca, tüketiciye dövizdeki artıştan daha yüksek tutarda bir zam yansımış oluyor.
Cardata verilerine göre, Ocak-Eylül 2022 döneminde sıfır km araç fiyatlarındaki artış yüzde 50’yi buldu. Gelinen noktada, artık yüzde 45, yüzde 50 ve yüzde 60 ÖTV diliminde herhangi bir araç bulunmuyor. Türkiye'de satılan neredeyse tüm otomobillerin yüzde 80 ve daha yüksek ÖTV ile fiyatlanır hale gelmesi ise, tüketicinin nezdinde haklı olarak bir ÖTV güncellemesi beklentisi yaratıyor.
Otomobil ihtiyacı olan binlerce kişi, Ağustos ayına kadar otomobili yatırım amaçlı alanlar sebebiyle bayilerde araç bulamamış ve sıfır kilometreden daha pahalı ikinci el araç almak zorunda kalmıştı. Ağustos ayında ikinci el otomobillere getirilen 6 ay ve 6 bin kilometre sınırı, yatırım amaçlı alımların önünü kesmiş olsa da, bu sefer de artan fiyatlar yüzünden aylardır bayilerde araç bulamayanların sıfır otomobile erişimi zorlaştı. Araç alımlarında BDDK'nın getirdiği kredi sınırı ve kredilere erişimde yaşanan sıkıntılar da otomobil alımını zorlaştıran diğer etkenler arasında. Bu sebepler tüketicinin ÖTV güncellemesi ile fiyatların düşeceği ve otomobile erişimin kolaylaşacağı yönünde bir beklenti içerisine girmesine yol açıyor.
Olası bir ÖTV indiriminin devlete maliyeti merak ediliyordu. Bütçe hedefleri incelendiğinde bu durumun zor olduğu dile getiriliyor. Yıl başında açıklanan bütçe hedefinde, sıfır araç satışı üzerinden alınan ÖTV’den bu yılın tamamında beklenen gelir 72 milyar 449 milyon liraydı. Bu hedef yılın ilk 7 ayında tutturulurken, Haziran ayında açıklanan ek bütçe hedefinde ise, yıl sonuna kadar otomobil satışından alınan ÖTV'den 70 milyar 285 milyon TL daha gelir sağlanması öngörüldü.
Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, otomobillerden alınan ÖTV'nin genel bütçedeki payı 2021'de yüzde 4,7 oranında gerçekleşirken, 2022 sonunda ise bu oranın yüzde 5,6’ya çıkması bekleniyor.
Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yatırım amaçlı yapılan satışların da etkisiyle pazarın büyüdüğü ve Ağustos ayında toplam pazarın yüzde 20'ye yakın daraldığı göz önüne alındığında, bütçedeki ÖTV geliri hedefinin yıl sonuna kadar anca tutturulabileceği söylenebilir.
Ancak uzunca bir süredir beklenti haline gelen ÖTV indiriminin, arz sorununun devam etmesi sebebiyle zaten bayide bulunamayan araçlara geleceğinden, satışları canlandırma noktasında etkili olamayabileceği ifade ediliyor.
Sektörde uzunca bir süredir yaşanan arz sıkıntısı sebebiyle, muhtemel bir ÖTV indiriminin pazarı kısa vadede istenen düzeyde büyütememe ve dolayısı ile devletin ÖTV gelirini de artıramama ihtimalinin yüksek olduğu vurgulanıyor. Hatta mevcut durumda ÖTV artırımının bile gündeme gelebileceği ifade ediliyor.