FİNANS

Küba'da vergiden muaf gıda ithalatına son

Küba, ithal edilen tüm gıda ürünlerine yeniden gümrük vergisi koyuyor. Bu yüzden aileler ve iş sahipleri, uygulamanın başlamasından önce ellerinden geldiğince gıda maddesi getirmeye çalışıyor.

Sarah Rainsford

BBC, Havana

Havana Havaalanı'nın 2. Terminali'ndeki geliş salonu son zamanlarda o kadar dolu ki insanlar dışarı taşıyor.

Küba yakınlarda ithal edilen tüm gıda ürünlerine yeniden gümrük vergisi koydu. Bu yüzden de aileler ve iş sahipleri, uygulamanın başlamasından önce ellerinden geldiğince gıda maddesi getirmeye çabası içindeydi.

Vergiden muafiyetin son gününde ABD'den adaya yapılan uçak seferleri iki kat artarak 22'ye ulaştı.

Havayolları sadece ek bagajların taşınması için 10 uçak daha koydu sefere. Önde gelen bir havaalanı yetkilisine göre, bu ek bagajların çoğu gıda maddelerinden oluşuyordu.

2008 yılında, ticari nedenlerle olmadığı sürece, ithalat vergisi ödemeksizin Küba'ya yiyecek getirilmesine izin verilmişti.

O sırada adayı etkileyen bir dizi kasırganın ardından ailelerin yurt dışındaki yakınlarından yiyecek yardımı almalarına olanak sağlanması için geçici bir önlem olarak bu uygulama başlatılmış; ancak çeşitli darlıklar çeken ülkede, bu yolla gelir de elde edilir olmuştu.

Kendisini Eduardo diye tanıtan Küba kökenli Amerikalı, "Başlangıçta insanların akrabalarına birşeyler getiriyordum. Ufak tefek paketler. Şimdiyse işin ticaretini yapıyorum." diyor.

Eduardo, her iki haftada bir Miami'den Havana'ya uçtuğunu ve "katır" diye anılan çok sayıdaki kuryeden biri olduğunu anlatıyor. Bu kuryeler, çoğunlukla ABD'den olmak üzere, Küba'ya, nakit paradan gıda maddesine kadar her şeyi taşıyan acenteler için çalışıyor.

'Hem sıkıcı, hem de sürekli değil'

Küba'ya ticaret amaçlı ithalat yapılmasına izin verilmiyorsa da, hükümet, yakınlarda, özel sektörün sınırlı ölçüde genişlemesine izin verdi.

Bunun sonucunda, yeni ticari kuruluşlar ortaya çıktı; yüzlerce "paladares" yani turistlere yönelik lokantalara dönüştürülen evler, gıda malzemesi tedariki için söz konusu "katır"lara bel bağlar oldu.

Eduardo, "biletimi 130 dolara alıyorum, gerisini acente ayarlıyor" diyor. Normalde, Küba'ya yapılan kısa bir uçak yolculuğu bileti 500 dolardan fazla tutuyor.

Eduardo, acenteler için 20 kg. yük taşıdığını, ayrıca kendi özel müşterileri için el bagajında taşınabilecek şeyler getirdiğini anlatıyor. Ama gıda ithalatının, yeniden ağırlık ve değeri dikkate alınarak vergiye tabi tutulacak olmasının, bundan böyle durumu değiştireceğini düşünüyor.

"Artık yiyecek getirmeyeceğiz. Çok ağır oluyor. Kârlı olmayacak." diyor Eduardo ve nakit para ile giysi kuryeliği yapmanın daha kolay olacağını söylüyor.

Ancak Küba'nın yeni özel lokanta işletmecileri kaygılı.

Ülkede toptancı pazarları yok ve çoğunlukla ABD'nin uygulayageldiği ticaret ambargosu yüzünden, devlete ait mağazalarda stoklar çok sınırlı, çeşit az ve süreklilik garantisi de yok.

Dolayısıyla bu gıda açığını, "katırlar" kapatıyor.

Meksikalı lokantacı Angela Hernandez, "Bu bir hayat tarzı. İnsanlar dışardan gönderilen şeylerle yaşıyor. Halk çok kaygılı" diyor. İhtiyaç duyduğu baharatı burada bulamıyormuş; o nedenle Meksika ve Miami'den getirtiyor.

"Şimdilik stoklamış olduğum baharat elimde var ama, azalınca yeni malı nasıl temin edeceğimi düşünmem lazım. Olmazsa bunlarla yapılan yemekleri mönüden çıkaracağız" diyor.

Ambargoyu kırma sanatı

Havana'nın tarihi merkezinde, turistlerle dolup taşan yörede, La Moneda Cubana adlı bir diğer "paladar"ın patronu, Miguel Angel Morales, uygulamanın değiştirilmesinden hemen önce kilerini doldurmuş.

Morales, "baharatlı soslar, peynir gibi burada bulunamayan veya hızla bitiveren gıda maddeleri aldık. Tatlandırıcı, iyi tuz gibi uzun ömürlü malzemelerden normalden daha fazla miktarlarda stokladım. Bunların hepsini Miami'deki kız kardeşim getirdi" diyor.

Eskiden Fidel Castro'nun aşçılığını yapmış olan ve geçenlerde kendi şık "paladar"ını açan Tomas Erasmo ise, "Panik içindeyim" diyor.

Mutfağında kuruttuğu mantar gibi, Küba'da bulunması imkansız malzemeleri satın almak için sık sık yurt dışına gidiyormuş.

Erasmo, gıda ithalatına yeniden vergi getirilmesinden, lokantacılardan ziyade, halkın büyük zarar göreceğini düşünüyor; "bazı insanlar ithalat kolaylığından yararlanarak ve kuralları çiğneyerek işi ticarete dönüştürdü. Devlet bu satışlardan zarar ediyor. O yüzden ben 'katır'ların vergilendirilmesi gerektiğini düşünüyorum." diyor.

Tomas Erasmo, ambargoyu kırmayı başaran kuryelerin, bulunması güç malzemeleri adaya getirerek kapı kapı dolaştıklarını ama kendisinin bu kişilerden mal almadığını söylüyor.

Ama başkaları, daha düşük fiyattan satmaları ve devlet mağazalarındakinden daha fazla çeşitlilik sunmaları yüzünden, bu yasalara aykırı iş yapan insanlardan mal almaya devam ediyor.

'Cankurtaran'

Diğerleri içinse vergiden muaf gıda ithalatı, insani amaçları yüzünden önem taşıyor.

Erasmo, "insanlar kendi aileleri için de yiyecek getiriyor. Herkesin ihtiyacı var. Devlet yiyecek sorununu çözünceye dek, bu konuda esnek olmamız gerektiğini düşünüyorum" diyor.

Gıda ithalatı kurallarının değiştirilmesinden hemen önce, Havana Havaalanı'nın 2. Terminali'nde konuştuğum yolcuların çoğu da aynı fikirde.

Giriş kapısından tepeleme yüklü arabalarıyla çıkan yolcular, üzerlerinde gözle görülür şekilde "GIDA" yazılı büyük naylon torbalara sarılı koca yükler taşıyor.

Adadaki annesini ziyaret eden Kübalı göçmen Blanca, "burada bulamayacağınız şeyler getirdim. Örneğin bu kocaman kek... Kim ailesini ziyarete geliyor, kim satış yapmak için sık sık yolculuk ediyor, ayırt edilmesi gerek." diyor.

Eduardo ise, ticari amaçlı kuryeciliğin, daha yüksek fiyatlar uygulanacak olsa da, yine devam edeceğinden emin görünüyor. Ama bazı aileler için durum kötü.

12 yıldır ilk kez Havana'daki yakınlarını ziyaret eden Delia, "Belki bazı insanlar ticaret yapıyordur ama bizler, ailelerimize yiyecek getiriyoruz. Burada yaşadıkları sorunlar dikkat alındığında, büyük bir yardım bu" diyor.

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler