FİNANS

Piyasalar yeni bir küresel ekonomik durgunluğun sinyalini mi veriyor?

ABD ve İngiltere tahvillerinde verim eğrisi terse döndü. Yatırımcıların getirinin düşmesine rağmen uzun vadeli tahvillere yönelmesi, kısa vadede ekonomiye olan güvenin azaldığının sinyali olarak yorumlanıyor. Peki dünya gerçekten yeni bir küresel durgunluk sürecine doğru mu ilerliyor? BBC Dünya Servisi Ekonomi Muhabiri Andrew Walker'ın analizi.

Piyasalar yeni bir küresel ekonomik durgunluğun sinyalini mi veriyor?

ABD ve İngiltere'de finansal piyasalar ekonomik görünüm için uyarı niteliğinde sinyaller vermeye başladı.

Piyasalarda "ters verim eğrisi" olarak bilinen olay gerçekleşiyor.

Yani 10 yıllık tahvillerin faizi, 2 yıllık tahvil faizlerinin altına inmiş durumda. Bu ülkelerin hazineleri için 10 yıl vadeli borç almak, 2 yıllık borç almaktan daha ucuz.

Bu tahvil piyasasında çok sık görülen bir durum değil. Genelde bu tablo ekonomik darlama ya da yavaşlama öncesinde ortaya çıkıyor.

Çarşamba günü Wall Street'te hisse piyasasına da sert satış geldi. Yatırımcılar ekonominin resesyona ilerlediği konusunda endişelenmişti.

New York Borsası'nın ana hisse piyasası endeksleri S&P 500 ve Dow Jones sırasıyla yüzde 2,3 ve yüzde 2,6 düştü. Londra Borsası'nda ise gösterge niteliğindeki FTSE 100 endeksi yüzde 1,4 değer yitirdi. Alman Dax endeksi yüzde 2,2, Fransız Cac 40 endeksi ise yüzde 2,1 düştü.

Verim eğrisi

Verim eğrisi nedir?

Yatırımcıları endişelendiren sinyaller tahvil piyasasından geliyor. Bu piyasa devletlerin ve özel şirketlerin borçlanmak üzere tahvil -borç senedi- ihraç ettiği yer.

Yatırımcıların tahvil almak için ne kadar ödeme yapmaya hazır olduğu, o tahvilin getirisini, yani faizini belirliyor. Tahvile talep artarsa fiyatı yükseliyor, fiyatı yükseldikçe de getirisi düşüyor.

Tahvil getirisini belirleyen en önemli konulardan birisi de o tahvilin vadesi. Yani yatırımcıların büyük geri ödeme için ne kadar süre beklemelerinin gerektiğini belirleyen değişken.

Normal piyasa dinamikleri çerçevesinde beklenmesi gereken süre ne kadar uzunsa, tahvilin getirisi de o ölçüde artıyor.

Yatırımcıların paralarını uzun süre belli bir varlıkta tutmaları yüksek getiri ile telafi ediliyor. Uzun vadelerde yüksek getiri aynı zamanda enflasyonda beklenmedik yükseliş gibi makroekonomik riskleri de telafi etmeyi amaçlıyor.

Ters verim eğrisi güvenilir bir resesyon sinyali mi?

Bugünlerde yaşanan ve çok da sık rastlanmayan durumda ise İngiltere'nin 2 yıl vadeli devlet tahvillerinde getiri, 10 yıl vadeli tahvil getirisini aşmış durumda. ABD'de de aynı durum yaşanıyor.

Bunun anlamı yatırımcılar kısa vadede ekonomik görünümden kaygılı. Kısa vadeye yatırım yapmaktansa uzun vadeli yatırımı daha güvenli ve az riskli olarak görüyorlar.

Peki ters verim eğrisi ne kadar güvenilir bir erken uyarı sistemi?

ABD Merkez Bankası Fed şöyle diyor:

"Ters verim eğrisinin oluştuğu dönemleri istikrarlı bir biçimde ekonomik yavaşlama ve neredeyse her zaman ekonomik daralma izlemiştir."

Ancak ters verim eğrisinin ortaya çıkışı ve resesyonun başlaması arasındaki süre farklılıklar gösterebiliyor.

İşler bu kez daha farklı olabilir mi?

Bugünlerde yaşanan ters verim eğrisini daha önceki örneklerden ayrıştıran bazı özellikler mevcut: Merkez bankalarının devlet tahvilleri alarak piyasaya likidite sunduğu parasal genişleme programları.

2008 küresel krizinden bu yana uygulanan bu programlar tahvil fiyatlarını yükseltti. Bu da getirilerin düşmesine yol açtı.

Yani parasal genişleme programları mevcut ters verim eğrisinin suni bir şekilde oluşmuş olabileceğini gösteriyor olabilir.

Ters verim eğrisi bize başlayacak olası ekonomik daralmanın gerekçeleri konusunda da bir şey anlatamıyor.

Yatırımcıları endişelendiren şey ne?

Mevcut tabloyu analiz eden piyasa uzmanları birkaç senaryo üzerinde duruyor.

Küresel ticaret savaşları pek çok ülke ekonomisini olumsuz yönde etkiliyor.

İngiltere özelinde yapılan incelemelerde ülkenin bir anlaşma olmadan düzensiz bir şekilde Avrupa Birliği'nden ayrılma riskinin artmasının risk primini artırdığı ifade ediliyor.

İngiltere ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 0,2 küçüldü. Bu, 2012'den bu yana yaşanan ilk daralmaydı. Ekonominin üçüncü çeyrekte de daralıp ülkenin resesyona girmesi olasılığı ihtimal dışı değil.

ABD ekonomisinin resesyona girmesi için ise ekonominin çok ciddi anlamda yavaşlaması gerekiyor.

Almanya'da da yılın ikinci çeyreğinde daralma yaşandı. Orada da bir resesyon riski söz konusu. Alman devlet tahvillerinde verim eğrisi terse dönmüş değil ama orada daha garip bir şeyler oluyor.

Alman tahvillerinin getirisi eksiye dönmüş durumda. Yani yatırımcılar paralarını güvenli liman olarak gördükleri Alman tahvillerine park edebilmek için üzerine ek ödeme yapmaya dahi razı halde. Bu da zayıflayan ekonomik görünüm sinyali olarak algılanıyor.

YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler