Niğde Üniversitesi’nden babası Ayhan Şahenk adına fakülte kurmak için izin alan Şahenk, hükümetin de üzerinde durduğu ithalat edilen tohumların Türkiye’de üretilmesi için yatırım yapacak.
Doğuş Grubu’nun patronu Ferit Şahenk, gözünü şimdi de tarım sektörüne çevirdi. Son olarak Nusr-ET’in yüzde 50’si için 6.8 milyon TL ödeyen, detoks ve spor merkezi açan Ferit Şahenk, özellikle tohum ithalatını azaltacak bir adım atıyor. Şahenk, hükümetin de üzerinde önemle durduğu tohum ithalatını azaltmak için Niğde Üniversitesi’nde “Tarım Teknoloji Fakültesi” kuruyor. Niğde Üniversitesi’nde babası Ayhan Şahenk adına yapılacak fakülte için Yüksek Öğrenim Kurumu’ndan vize alan Ferit Şahenk, okulu yüksek teknolojiyle donatacak.
Burada öğrencilere yüksek teknolojili tarım ve tohumculuk üzerine eğitim yapma fırsatı verilecek.
Niğde’deki fakülte bünyesinde uygulama alanlarında tarım yapılması için, katma değeri yüksek, pazarı olan ürünleri yetiştirmek üzere yeni yatırımlar yapılacağı belirtilirken, tarımsal üretim projesinin bu kentle sıırlı kalmayacağı, kayısı, fıstık, zeytinyağı, çay gibi ürünleri ile ilgili olarak da katma değer artırıcı projeler bu ürünlerin başka kentlerde geliştirileceği söyleniyor.
Tarla bitkileri, endüstri bitkileri, yem bitkileri, çim ve çayır otu tohumluğu ve sebze bitkilerinde 2002 yılında 17 milyon 320 bin dolarlık ihracat yapılırken, 2011 yılında bu rakam 108 milyon 948 bin dolara yükseldi. Uluslararası Tohumculuk Federasyonu’nun verilerine göre, Türkiye sebze bitkileri tohumu ihracatında dünyada 21’inci, sebze bitkileri tohumu ithalatında ise dünyada 9’uncu sırada.
Eker: Çiftçinin oğlu da artık iPhone istiyor
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, artık çiftçinin de refah seviyesini artırmak istediğini, onların çocuklarının da iPhone istediğini belirterek, “Hem damak zevkime uygun, hem ucuz, hem de çiftçi iPhone alsın diyemezsiniz” diye konuştu
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker önceki akşam iftar yemeğinde gazeteciler ile buluştu. Eker, karpuz başta olmak üzere artık çoğu sebze ve meyvenin eski tadının kalmadığına ilişkin yakınmalara dikkat çekilmesi üzerine çiftçilerin raf ömrü uzun, böceklere karşı dayanıklı ürün üretmeye yöneldiklerini söyledi. Artık çiftçilerin de refah seviyesini artırmak istediğini, onların çocuklarının da iPhone isteyerek ‘almazsan ben de burada durmam’ dediğini kaydeden Eker, “Hem damak zevkime uygun olsun, hem ucuz olsun, hem de çiftçi iPhone alsın diyemezsiniz” diye konuştu.
Dünyanın üçüncü büyük tohum gen bankasının Türkiye’de olduğunu ve ellerinde şu an 85 bin çeşit tohum bulunduğunu kaydeden Eker, “İsteyene Ayaş domatesi, isteyene dilediği karpuz tohumunu verebiliriz. Bunların ekilmemesi tohum yokluğundan değil. Zannediliyor ki, yerli tohumlar artık yok. Tohum var ama tercih edilmiyor” dedi. Mehdi Eker, Doğu ve Orta Anadolu bölgelerinde ilkbahar aylarındaki kuraklık yüzünden bu yıl saman başta olmak üzere kaba yem sıkıntısı yaşanması nedeniyle fiyatlarda aşırı artış meydana geldiğini vurguladı.
GDO’ya karşıyım
Eker, bilim komiteleri tarafından olumlu rapor hazırlanan insan gıdası olarak kullanılabilecek genetiği değiştirilmiş organizma (GDO) içeren 3 soya çeşidine ithalat kapısının açılmayacağının sinyalini verdi. Kişisel olarak gıdada GDO’ya karşı olduğunu belirten Eker, Biyogüvenlik Kurulu’nun da bilimsel komiteler ile aynı yönde karar vermesi durumunda nihai kararı Bakanlığın vereceğini söyledi.(GAZETE VATAN)