'Günde 2 saatini ayıran para kazanır'

Mynet Özel Haber: Selçuk Altun

Forex piyasaları gelişmiş ülkelerde en temel yatırım araçları arasında yer alırken, Türkiye’de henüz bir yıllık bir geçmişe sahip olduğu için henüz emekleme döneminde.

Aslında 3-4 yıldır Türkiye’de bu alanda işlemler yapılıyordu ama, Sermaye Piyasası Kurulu geçtiğimiz yıl bu piyasaların regülasyon işlemlerini tamamladı ve yasal bir zemine oturttu. Daha öncesinde forex işlemleri bazı girişimcilerin teşebbüsleriyle yapılıyordu. Ancak bir yasal dayanak bulunmadığı için bazı suistimaller gerçekleşti ve bu işten çok canı yanan yatırımcılar oldu. Bu yüzden de forex piyasaları zaten çok da bu yatırım aracını tanımayan kişiler için uzak durulması gereken bir alan olarak kaldı.

Fakat, SPK regülasyonu sonrasında şimdi Türkiye’de de forex piyasalarının ayakları yere basıyor. İşlem hacimlerinde ve yatırımcı sayısında büyük artışlar yaşanıyor.

Regülasyon sonrasında forex piyasalarının Türkiye’deki son durumunu İntegral Menkul Değerler Genel Müdürü Kıvanç Memişoğlu ile konuştuk.

Öncelikle kurumunuzu kısaca tanıtır mısınız? Türkiye’deki forex piyasasında nasıl bir hacim yaratıyorsunuz?
Memişoğlu: İntegral olarak bizler Forex piyasasında ilk lisans alan 3 kurumdan biriyiz. Ağustos 2011’deki SPK regülasyonu sonrasında işlemlere başladık. İşlem hacmimiz de o günden beri liderliğimizi sürdürüyoruz.

Piyasanın işlem hacmi olarak yüzde 25’ini bizler gerçekleştiriyoruz. Müşteri adedi olarak da piyasanın yüzde 30’unu bizler bünyemizde barındırıyoruz. Müşteri adedi ve işlem hacmi arasındaki bu fark şundan kaynaklanıyor. Bizler 100 dolar gibi rakamlara da hesap açıyoruz. Diğer firmalar en az 5-10 bin dolarlar seviyelerinde hesap açıyorlar. Bu da müşteri adetlerimizi artırıyor.

Sizi diğerlerinden ayıran fark nedir? Yatırımcı neden sizi tercih etmeli?
Memişoğlu: Ben forex yatırımcısına özellikle İntegral’i tercih etmelerini istiyorum çünkü, teknoloji hemen hemen tüm şirketlerde birbirine yakın. Fakat insan desteği olarak, yetişmiş uzman kadro olarak bizler çok öndeyiz.

Bugün sadece forex piyasalarında hizmet veren şirketlerde çalışan sayısı 15 civarındayken, bizde bu rakam 70 seviyelerinde. 5 X 24 hizmet verdiğimiz departmanlar var.

Müşterilerimizin piyasadaki gelişmelerden anında haberdar olmaları için araştırma ve analiz departmanlarımız var. Piyasada hareketliliğe yol açabilecek tüm ekonomik ve siyasi parametrelerin piyasaya etkilerini, parite ve emtia bazında temel ve teknik analizleri müşterilerimize anında iletiyoruz.

Uzmanlarımız tarafından müşterilerimize temel ve teknik analiz eğitimleri veriliyor. Yatırımcılarımızın finans piyasalarında kullanılan analiz tekniklerini öğrenmesi ve bilinçli işlem yapması için düzenli olarak eğitimler düzenliyoruz.

Sizin gibi kaç firma bu alanda hizmet veriyor?
Memişoğlu: Türkiye’de forex piyasası henüz emekleme döneminde. Şu anda lisanslı 23 firma bu piyasada bulunuyor. 15 tanesi aktif olarak işlem yapıyor. Bu sayının 30-40 seviyelerine kadar çıkacağını düşünüyorum.

Anladığım kadarı ile bu piyasayı büyütmek için elinizden geleni yapıyorsunuz. Peki bankalar ve aracı kurumları bu işe nasıl yaklaşıyorlar?
Memişoğlu: Bence Türkiye’de forex piyasalarının gelişmesinin önündeki en büyük engel şu anda bankalar. Çünkü banka ve aracı kurumlar bu konuda çekingen davranıyor. Mevcut hisse senetleri piyasası yatırımcılarını forex piyasalarına sokmak istemiyorlar. Bu piyasayı şu anda bizim gibi orta büyüklükteki aracı kurumlar sürüklüyor.

Biz müşteri yaratmak için reklam veriyoruz, eğitimler düzenliyoruz. Onlar mümkün olduğunca uzağında kalmayı tercih ediyorlar. Bunun da nedeni forex piyasalarının daha riskli olması.

Forex piyasaları Türkiye’de nasıl bir büyüklüğe ulaştı? Önümüzdeki döneme dair öngörülerinizi paylaşır mısınız? Dünyada bu piyasa nasıl bir büyüklüğe sahip?
Memişoğlu: Forex piyasaları SPK regülasyonu sonrasında ilk ayında 50-60 milyar TL/aylık işlem hacmiyle doğdu diyebiliriz. Sonrasında bu rakam 70-80 milyar TL’ye çıktı. Bugün geldiğimiz son noktada rakam 100 milyar TL.

Bazı dönemlerde 120 ve 190 milyar TL seviyeleri görüldü ama, bunlar bir iki büyük oyuncunun hareketlerinden kaynaklandı. Taban olarak şu anda 100 milyar TL bir işlem hacmi var. Bu rakam bir yıl içerisinde gerçekleşti. Forex piyasası son 6 ayda yüzde 70 büyüdü.

Bize yakın ülkeleri baz alırsak, 2013 sonu itibari ile piyasa büyüklüğünün 250 milyar TL seviyelerine çıkacağını düşünüyorum. Yani çok ciddi bir büyüme bizi bekliyor. 250 milyar TL bence piyasanın hızlı çıkışının son bulacağı nokta olacaktır. Bundan sonra da forex piyasalarının dünya ortalaması olan yüzde 20 büyüme seviyelerinde gelişimini sürdüreceğini düşünüyorum.

Dünya genelinde 5 trilyon dolarlık bir işlem hacmi var.

Biraz da yatırımcı sayısı hakkında bilgi verir misiniz? Türkiye’de forex piyasalarında kimler işlem yapıyor?
Memişoğlu: Türkiye’de forex piyasalarında hesap açan kişi sayısı 10 bin seviyelerinde. Ama, bu işi bilinçli olarak yapan kişi sayısı 5-6 bin diyebilirim.
Ben yakın zamanda yatırımcı sayısının 20-30 bin seviyelerine çıkacağını öngörüyorum.

Forex, çok riskli bir platform. Sizler bu platformdaki yatırımcılara neler tavsiye edersiniz?
Memişoğlu: Bilindiği gibi forex piyasalarında kaldıraç olayını bilmek çok önemli. Örneğin, 1 liralık bir teminatla 100 liralık işlem yapabiliyorsunuz. Biz müşterilerimize tüm paralarını tamamen kullanmalarını asla tavsiye etmiyoruz. Örneğin 1000 dolarlık bir hesap açıldı. Bunun tamamıyla pozisyon açılmaması gerekir. Çünkü tamamıyla pozisyon açarsanız paranızı sıfırlayabilrsiniz. Bire 25 kaldıraçla 250 dolarlık pozisyon açılmasını tavsiye ederim.

Forex piyasaları biraz da psikolojik bir durumdur. Psikolojik olarak buna hazır olmanız lazım. Kaybeden müşteriler genelde yaptığı hata şu; ufak karlarda hemen kaçıyorlar. Ama pozisyon zarara gidince durdurmuyorlar. Olması gereken şu, kendimize bir hedef belirleyeceğiz ve bu hedefe disiplinli olarak uyacağız.

Bu piyasadan para kazanmak için ne yapmak gerekir?
Memişoğlu: Günde 1-2 saatini bu işe ayırabilecek kişiler, forex piyasalarından para kazanabilir. Öncelikle, yatırımcının forex piyasasını iyi tanıması gerekiyor. Biz hem web üzerinden hem de farklı platformlarda bu eğitimi veriyoruz.

İkinci olarak işlem yaptığı platformu çok iyi tanıyacak.

Sonrasında piyasaları takip edecek. Mesela her sabah, açıklanacak ekonomik dataların, siyasi gelişmelerin neler olduğunu takip eden ve temel bilgileri alan bir kişi, bu gelişmelerin piyasalara olası etkilerini göz önünde bulundurarak tahminlerde bulunarak işlem gerçekleştirirse para kazanabilir. Yine biz İntegral Menkul Değerler olarak bu konuda analistler ve ekonomistler çalıştırıyoruz. Onlar yatırımcılarımıza her türlü bilgilendirmeyi yapıyorlar.

Son olarak sizden genel anlamda piyasaları değerlendirmenizi rica ediyorum.
Memişoğlu: ABD’de bugün gerçekleşecek seçimler nedeniyle piyasalarda dikkatler Euro Bölgesi’nden Kuzey Amerika’ya kaydı ve özellikle ABD ekonomisindeki gelişmelere hassas finansal enstrümanlarda bir kısım fiyatlamaların etkin olduğunu görüyoruz.

Piyasalardaki kısa vade heyecanları ve ekonomik realiteleri değerlendirmemiz durumunda, ABD seçimlerinin FED’in parasal genişlemesindeki duruma etkisinin sınırlı olabileceğini ve Romney’nin kazanması durumunda bile yeni ABD Başkanı’nın parasal genişlemeyi iptal etme veya daraltma konularında sınırlı bir yaklaşım uygulayabileceğini düşünüyorum.

Euro Bölgesi’nde ise, İspanya’nın ESM’e başvurması durumunda dahi bölgenin sürdürülebilir büyüme ve üretim gösterebilmesi için daha mesafesi var. Bence, Euro Bölgesi’nde 2013 içerisinde hayata geçmesi planlanan Avrupa Banka Birliği ve Avrupa Merkez Bankası’na atanacak olan banka kontrol mekanizması, bölgenin ekonomik toparlanması adına çok daha önemli bir adım.