FİNANS

AB-Türkiye ortak gelecek görüşü üzerinde çalışıyor

**Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick AB ve Türkiye’nin, ortak gelecekleriyle ilgili ortak bir görüşü geliştirmeye çalıştıklarını bildirdi.

**

Dünya Bankası Grubu Başkanı Zoellick İstanbul’daki ortak toplantılar öncesi Johns Hopkins Üniversitesi Paul H.Nitze İleri Uluslar arası Etüdler Okulu’nda “Kriz Sonrası?” başlıklı bir konuşma yaptı. Zoellick, konuşmasının Avrupa Birliği’yle ilgili bölümünde, AB’nin “yaşanan ekonomik krizin Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra oluşan Yeni Avrupa’nın ilk büyük sınavı olduğunu kabul etmekte biraz yavaş kaldığını” bildirdi. AB’nin krize göreceli olarak hızlı bir şekilde uyum sağladığını, Avrupa kurumlarının bu durumdan daha güçlü bir şekilde çıkabileceğini kaydeden Zoellick, “Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri bu krizden özellikle ağır bir şekilde etkilendi ve bu ülkelerin sorunları halen devam ediyor. Bununla birlikte, en azından AB üyeleri için Avrupa Komisyonu, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ve Avrupa Yatırım Bankası’nın Dünya Bankası Grubu’nun yardımlarıyla birlikte sağladıkları destek çok önemli olmuştur. Avrupa bankalarının yatırımlarda bulundukları Orta ve Doğu Avrupalı komşularının yanında durdukları görülmektedir. İyi bir stratejik haber, Avrupa devletlerinin tüm iç tartışmalarına ve müzakerelerine rağmen birbirlerine bağımlı olduklarını kabul etmiş olmalarıdır. Avrupa bu kez gerilim altında bölünmedi” dedi.

Avrupa Merkez Bankası’nın, Başkanı Jean-Claude Trichet’in etkili liderliğinde krizde belirleyici bir rol oynadığını, Banka’nın bir yandan euronun güvenilirliğini korurken diğer yandan Avrupa finans sistemini destekleme ve hatta Euro bölgesi dışındaki Avrupalıları destekleme konusunda ince bir çizgi izlediğini kaydeden Zoellick, “Sonuç olarak, euro bölgesinin dışındaki yeni AB üyeleri güvence kazanmak için çok çaba harcayabilir” dedi. Robert Zoellick şunları söyledi:

“Bununla birlikte, daha zorlu ekonomik zamanlarda, Avrupa Birliği yine güvensizliklerle karşı karşıya kalabilir. Enerji konusundaki hassasiyetler endişelere yol açıyor ve özellikle Ukrayna ve Rusya olmak üzere doğudaki komşularıyla olan zor ilişkileri daha da ağırlaştırıyor. Balkanlar’da hala içten devam eden bir yangın var ve Bosna’nın göz ardı edilmesi AB’nin kendi kıtasında bile güvenliği sağlama becerisiyle ilgili endişeleri yeniden canlandırabilir. AB ve Türkiye ortak gelecekleriyle ilgili ortak bir görüşü henüz geliştirebilmiş değiller, bunu yapmaya çalışıyorlar. Nüfusu yaşlandıkça Avrupa aynı zamanda göçmenlerin entegrasyonu sorunuyla da uğraşacak.”

G-20 KALAN 160 ÜLKEYİ DIŞLAMAMALI
Geçen hafta Pittsburgh’da kararlaştırıldığı gibi, G-20’nin ileri sanayileşmiş ülkeler ve yükselen güçler arasında uluslararası ekonomik işbirliği için üst düzey bir forum haline gelmesi gerektiğini, ancak bunun tek başına bir komite olamayacağını kaydeden Zoellick, “Ayrıca G-20 dışarıda kalan 160 ülkenin sesini duymazdan da gelemez. G-20’nin, ülkeler ve uluslararası kurumlar ağı üzerinden faaliyet gösteren bir ‘Yönlendirme Grubu’ gibi hareket etmesi gerekir. Sorunlar arasındaki bağlantıları tespit edebilir ve karşılıklı çıkar unsurlarını geliştirebilir. Bu sistem hiyerarşik ve bürokratik bir sistem de olmamalıdır. Konular gündeme getirildikten sonra diğer müzakere grupları, uluslararası rejimler veya küresel ve bölgesel kurumlar yoluyla takip edilebilir” dedi. (ANKA)

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler