FİNANS

'Politik eksikler biterse Türkiye üstünlük sağlar'

**Merkez Bankası Başkan Yardımcısı İbrahim Turhan, Türk bankalarının yeni finansal mimarinin unsurlarının hepsinde standartların ötesinde hazırlığa, donanıma ve tecrübeye sahip olduğunu belirterek, "Bu da, önümüzdeki dönemde gerekli politika eksikliklerimizi tamamlayabilirsek, Türkiye'ye çok önemli rekabet üstünlüğü sağlayabilecektir" dedi.

**

Merkez Bankası Başkan Yardımcısı İbrahim Turhan, Active Academy tarafından düzenlenen 7. Uluslararası Finans Zirvesinde yaptığı konuşmada, 350 yıldır dünyada finansal krizler görüldüğünü, yaşanmakta olan küresel ekonomik krizin, yerleşmiş finansal teorileri değiştirdiğini ve bu nedenle de tüm dünyada yeni bir finansal mimari arayışına girildiğini belirtti.

1997'de yaşanan Asya krizinin, bugün dünyada yaşanan ekonomik krizin bir öncü şoku olduğunu dile getiren Turhan, krizleri açıklayan teorik çerçevenin, Asya krizini açıklamaya yetmediğini ve aynı şeyin bugün de yaşandığını kaydetti.

Turhan, "(Riski dağıtmayı ve yönetmeyi bilince risk alınabilir) anlayışının da doğru olmadığını anladık. Ayrıca, piyasa değerine dayanan muhasebe standartlarının riski azalttığına duyulan inancımız da sarsıldı. Bu ve benzeri pek çok nedenle dünya yeni bir finansal mimariye ihtiyaç duyuyor. Oluşturulacak uluslararası denetim organları da bu noktada büyük önem taşıyor. Çünkü küresel altyapının küresel üstyapıyla desteklenmesi ve uyum içinde çalışmasının sağlanması gerekiyor" diye konuştu.

Yeni finansal mimarinin küresel özellik taşımasının önemine işaret eden Turhan, sınır aşırı düzenlemelerin ve birden fazla bölgede faaliyet gösteren kuruluşların gözetim ve denetimine ilişkin eşgüdüm ve işbirliğinin bu yeni çerçevenin temel unsuru olacağını belirtti.

Yeni finansal mimaride G20 ülkelerinin birbirlerinin makropolitikalarını denetlemelerinin önem kazanacağını, sermayeye hem nitelik hem nicelik açısından birtakım yeni unsurlar ekleneceğini, likidite riskleri ve borçlanma riskiyle ilgili düzenlemeler getirileceğini ifade eden Turhan, "Türk bankaları bu hususların hepsinde standartların ötesinde hazırlığa, donanıma ve tecrübeye sahiptir. Bu da önümüzdeki dönemde gerekli politika eksikliklerimizi tamamlayabilirsek, Türkiye'ye çok önemli rekabet üstünlüğü sağlayabilecektir" diye konuştu.

Turhan, küresel finansal mimari içinde uluslararası finansal kuruluşların rolleri, görevleri ve sorumluluklarının da değişeceğini ve bu kurumların yeni finansal mimarinin gözetleyici ve denetleyicisi rolünü üstleneceğini kaydederek, bu rolü gerçekleştirmek amacıyla gerekli meşruiyetin sağlanması için kurumların yönetişiminde reformlar yapılması gerektiğini anlattı.

"TÜKETİCİLERE VE MÜŞTERİLERE ADİL DAVRANILMALI"
Ernst&Young Avrupa, Orta Doğu, Hindistan ve Afrika Bölgesi Finansal Hizmetler Yönetici Ortağı John Liver ise, küresel çapta bankalara 13 trilyon dolarlık destek sağlayan devletlerin bunun karşılığında birtakım değişiklikler talep ettiğini kaydetti.

Devletlerin bankalardan kişilere ve küçük işletmelere kredi vermeye devam etmesini talep ettiğini dile getiren Liver, finansal güçlük içine düşen tüketiciler ve müşterilere adil muamele edilmesinin önemine dikkati çekti.

Liver, Avrupa'nın Tüketici Komisyonu üyelerinden birinin, yayınladığı raporda "bankaların müşterilere adil davranmadığını" ifade ettiğini belirterek, ciddi sorunlara düşmüş müşteriler için bazı devletlerin birtakım önlemler alarak, tutsatını (mortgage) ödeyemeyenlerin evlerinde kalmasını sağlamaya çalıştığını ve bireysel kredilerin akışını sürdürmek istediğini anlattı.

Bazı bankaların birleştiği bu ortamda bir de rekabet sorunu bulunduğuna işaret eden Liver, "Piyasada daha az sayıda ve daha büyük oyuncu var. Bu, sistemik risk açısından çok iyi olmayabilir. Daha az oyuncu varsa fiyatlar yükselir, rekabet azalır, müşteri çok da iyi anlaşmalar elde edemeyebilir" dedi.

Devletlerin bankalara birbiriyle çelişkili iki mesaj verdiğini ifade eden Liver, "Bir yandan, 'Risk yönetiminiz iyi değildi, aşırı kredi vermiştiniz', diğer yandan da 'Kredinizin akışını sağlayın, küçük işletmelerin çökmesine izin vermeyin, insanları evlerinden çıkarmayın' deniyor. Bankalar bir denge kurmaya çalışıyorlar. Bu da zorlayıcı özellikler taşıyan bir durum" diye konuştu.

Liver, otoritelerin ileriye yönelik amaçlarını ise "Finansal sistemin ve altyapının güçlendirilmesi", "Kurumların başarısızlığa uğrama olasılıklarının azaltılması" ve "Sistemin başarısızlıklarının, kabul edilebilir bir bedel karşılığında yönetilebilmesi becerisinin güçlendirilmesi" olarak sıraladı.

ACTIVE ACADEMY ÖDÜLLERİ
Bankacılık ve finans sektörlerinin seçkin kuruluşlarına "Bankaların en önemli işlevi, topladığı fonları ekonominin büyümesi ve ulusal katma değerin artışına imkan verecek şekilde kullandırmaktır" düşüncesinden yola çıkan Active Academy tarafından altı yıldır 4 kategoride verilen Active Academy Ödülleri de sahiplerini buldu.

Bu yıl ödüle sahip olan kuruluşlar ile ödülleri alanlar şunlar:

Ekonomiye Katkı Ödülü: Garanti Bankası adına Garanti Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Cüneyt Sezgin,

Bireysel Bankacılık Ödülü: EKOkredi Projesi – Şekerbank adına Şekerbank Genel Müdürü Meriç Uluşahin,

Dış Ticarete Katkı Ödülü: Türkiye İş Bankası adına Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince,

Kurumsal Sosyal Sorumluluk Ödülü: "Yeşil Bilgi Platformu Projesi"- Koç Bilgi Grubu adına Koç Bilgi Grubu Genel Müdürü Mehmet Nalbantoğlu, "Karneni Göster Kitabını Al Projesi"- Türkiye İş Bankası adına Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, "Öğretmenin Sınırı Yok Projesi" - Garanti Bankası adına Garanti Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Cüneyt Sezgin, "Eczacıbaşı Hijyen Projesi" – Eczacıbaşı Topluluğu adına Eczacıbaşı Topluluğu Üst Yöneticisi (CEO) Dr. Erdal Karamercan, "Türk Kızılayı Projesi" – Beşiktaş Jimnastik Kulübü adına Kulüp Başkanı Yıldırım Demirören."

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler