FİNANS

Şok faiz indirimi ne anlama geliyor?

Dün gerçekleştirilen Merkez Bankası (MB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, MB sürpriz bir kararla politika faizlerini 200 baz düşürerek yüzde 13 (bileşik: yüzde 13,88) seviyesine indirdi. Borç verme faizi de yine 200 baz puan indirimle yüzde 15,5 (bileşik: yüzde 16,76) seviyesine taşındı.

Böylece MB’nin Kasım ayından bu yana gerçekleştirdiği faiz indirimi 375 baz puana ulaştı. Sonuç olarak politika faizi, bu yılın ilk çeyreğinin sonunda gelmesini beklediğimiz seviyeye ocak ayı itibariyle gelmiş oldu.

Dün yapılan kısa açıklamada, MB’nin yüzde 7,5’luk enflasyon hedefine sene ortasında ulaşacağını tahmin ettiği ve sene sonunda bu hedefin altında kalınacağını öngördüğü belirtiliyordu. Bu da bizim 2009 sonu için belirttiğimiz yüzde 6,5’luk enflasyon tahminimizle uyumlu.

Enflasyon endişelerini geride bırakan MB’nin, reaksiyon fonksiyonu içerisinde üretim açığının ağırlığını arttırdığı açık.

Uluslararası araştırmalar, finansal kriz ve ev piyasalarındaki problemlerle başlayan ekonomik durgunluk dönemlerinin, diğer durgunluk dönemlerine göre üretimde iki üç kat fazla kayıp yarattığına işaret ediyor (Claessens, Kose and Terrones, 2008).

MB’nin de büyüme cephesindeki sorunların daha uzun süreli olacağının altını çizmesi, piyasa açısından da önemli bir mesaj içeriyor. 2009 için daha önce belirttiğimiz yüzde 1,5’luk ekonomik küçülme tahminimizi daha kötümser bir senaryoya göre yeniden güncelleyebiliriz. Piyasanın da şu an ortalamada pozitif olan büyüme tahminini eksiye çekmesini bekliyoruz.

Ekonominin küçüldüğü, enflasyonun gerileyeceği bir ortamda MB’nin reaksiyonu ne olacak? Görünen o ki, faiz indirimlerinin sonuna gelmedik. Daha önceki raporlarımızda (Odak Noktası 734: Güzellik Yarışmasına Dikkat!) risk primindeki aşağı yönlü hareketin yavaş olduğunu hatırlatarak, parasal aktarım mekanizmasını hızlandırmak için “yüksek” faiz indiriminin değil “önden yüklemeli” faiz indiriminin tercih edilmesi gerektiğini vurgulamıştık. Geldiğimiz noktada duruşumuzu koruyoruz. MB’nin bünyesinde yapılan çalışmalar, MB’nin faiz kararlarında piyasanın öngörmediği bölümün piyasa faizlerini etkileme gücünün yüksek olduğunu ortaya çıkartıyor (Aktaş, Alp, Gürkaynak, Kesriyeli, Orak).

Dünkü yüksek faiz indiriminde MB’nin amacının da sürpriz etkisiyle piyasayı daha hızlı şekillendirmek olduğunu düşünüyoruz ve bu stratejiyi destekliyoruz. Ancak bundan sonrasında artık vites küçültme zamanıdır. Nitekim MB’nin açıklaması içerisinde “faiz indirimlerinin önemli bir kısmını öne aldığını” belirtmesi de tezimize bir ölçüde destek veriyor. Önümüzdeki dönemde faiz kararları açıklanacak verilere daha duyarlı olacaktır.

Şubat–Mart ayında da ölçülü faiz indirimleri gündemde olabilir. Bundan sonrasında faizlerin seyri yüzde 12-12,5 seviyesine doğru olacaktır.

(İş Yatırım)

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler