Bursa Deri İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Başkanı Rıfat Aygüler, kurbanlıkların acemi kasaplarca kesilmesi yüzünden derilerin ikinci, üçüncü sınıf, hatta hurda haline geliğini belirterek, "İyi yüzülürse ve küçükbaş deride en az 5 kilogram, büyükbaş deride 10-15 kilogram tuz kullanılırsa kurban kesen vatandaşlarımız, ülke ekonomisine 150 milyon lira katkıda bulunmuş olacak" dedi.
Aygüler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kurban Bayramı'nda özensiz hareket edilmesi nedeniyle hayvan derilerinde bıçak izi ve kesiklerin oluştuğunu söyledi. Bunun derilerin ekonomiye katkısını azalttığını vurgulayan Aygüler, şöyle konuştu:
"Kurbanlıkların yüzde 70'inin acemi kasaplar tarafından ve belirlenen merkezlerin dışında kesilmesi yüzünden deriler ikinci veya üçüncü sınıf, hatta hurda haline gelebiliyor. Kesimin ardından derinin ham dericiye geç ulaşması büyük sorun. Derileri kesimhanede bırakan, evine götürüp ertesi gün camilere, hayır kurumlarına vermek isteyen vatandaşlarımızın, deri saklamayı bilmemesinden dolayı Türkiye'deki derilerin yüzde 30'unda hamlık oluşuyor. Bu yüzde 30'un, yüzde 20'si üçüncü sınıf deri, yüzde 10'u da ıskarta haline geliyor."
- Ülke ekonomisine 150 milyon liralık katkı
Türkiye genelinde 750 bin-1 milyon büyükbaş, 3-4 milyon da küçükbaş hayvan kesildiğini belirten Aygüler, bunun da ülke genelindeki deri ihtiyacının yüzde 15'ini karşıladığını aktardı.
Aygüler, dikkatli yüzülmesi ve çok kısa sürede, kesimden bir saat sonra tuzlamanın yapılması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"İyi yüzülürse ve küçükbaş deride en az 5 kilogram, büyükbaş deride 10-15 kilogram tuz kullanılırsa kurban kesen vatandaşlarımız, ülke ekonomisine 150 milyon lira katkıda bulunmuş olacak. Aksi halde bu katkı, ülke ekonomisine eksi olarak yansıyacak. Kesim merkezlerinin artması gerekiyor. Hem kesim merkezleri çoğalmalı hem de buralarda tuzlama yapılmalı. Vatandaş niye kendisi kesmek istiyor? Çünkü beklemek istemiyor ama sonra deriyi hurda haline getiriyor. Kesim merkezleri çoğalacak, makine yüzümü olacak, kasaplar deriyi makinelerde yüzecek, deride bıçak izi, delik, kesik olmayacak. O zaman da deri birinci sınıf olacak. Tuzlama işlemi de kesimhanelere yakın bölgede olursa deride hamlık kalmayacak."
Rıfat Aygüler, belediyelerin kesim merkezleri kurması sayesinde 20 yıl öncesine göre çok büyük ilerleme kaydedildiğini sözlerine ekledi.