BİZE ULAŞIN
**Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray, bugün bir yılı geçen bir aranın ardından ilk halka arzın gerçekleştirildiğini belirterek, "Bunun da ekonomik durgunluktan çıktığımıza ilişkin güzel bir işaret olduğunu umuyorum" dedi.
**
Akgiray, SPK ile fonksiyonel muadili olan ABD'nin Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonu'nun (SEC) birlikte düzenlediği "Çalkantılı Dönemlerde Piyasayı Koruma: Menkul Kıymet Düzenleyici Kuruluşlarının Gözetim, İnceleme ve Denetimi" başlıklı uluslararası eğitim programının açılışında yaptığı konuşmada, son mali krizin yapılanların tekrar gözden geçirilmesini sağladığını ifade ederek, hem gözetim hem de denetim ve izleme alanlarında çok daha dikkatli olunmaya başlandığını söyledi.
Özellikle düzenlemelerin ana hedeflerine geri dönülmesi gerektiğini kaydeden Akgiray, bu hedefleri, "Fiyat istikrarı", "Mali sistemin istikrarı ve sistemik risklerin önlenmesi" ile "Küçük yatırımcıların piyasada güveninin korunması" olarak sıraladı.
Sistemik risklerin yönetiminin, uluslararası işbirliğine, eş güdüme ve hızlı hareket edebilmeye dayalı olduğuna işaret eden Akgiray, Türkiye'nin bu çerçevede uluslararası kurumlara üye olduğunu ve gelişmiş ülkelerle anlaşmaları bulunduğunu anlattı.
Akgiray, "Bugün bir yılı geçen bir aranın ardından ilk halka arz gerçekleştirilecek. Bunun da ekonomik durgunluktan çıktığımıza ilişkin güzel bir işaret olduğunu umuyorum" diye konuştu.
SEC Direktör Yardımcısı Robert Fisher de eğitim programında 15 ülkeden 300 katılımcının yer aldığını belirterek, farklı kültürlerden farklı yasal çerçevelerden gelinse de karşılaşılan zorluklar ve bu zorluklarla başa çıkmak için kullanılan araçların ortak olduğunu ve herkesin aynı küresel piyasada çalıştığını söyledi.
Özel sektörden gelenlerin çıkarları ile düzenleyicilerin çıkarlarının aslında bire bir örtüştüğünü kaydeden Fisher, "Özel sektörde mali piyasalarda çalışan kişiler, 'düzenleyiciler bizi biraz rahat bıraksın, daha genç bir piyasayız' gibi şeyler söyleyebiliyor. Ama size böyle bir rahatlık sağlayamazlar. Sonuçta itibarınız büyüdükçe paranız büyüyecektir. O nedenle de, para ne ister, neden korkar, hepsini dikkate almanız gerekiyor" şeklinde konuştu.
Piyasa bütünlüğünün, bir alıcının, bir şey satın aldığında hem risk hem de getiri anlamında ne aldığını bilmesi olduğunu dile getiren Fisher, bu süreçte doğru uygulamaların yapılabilmesi için gerekli yaptırım ve cezaların uygulanması, piyasa aracılarının yalan söylememelerinin sağlanması ve herkesin satın aldığı fiyatın makul ve istikrarlı kılınması gerektiğini vurguladı.
Fisher, "Bunun yolu piyasa manipülasyonunun olmaması, içeriden bilgi sızdırılmamasıdır. Bu konularda yaptırımlar uygulamazsanız özel sektör batar ya da sahtecilik içerisinde boğulup gider" dedi.
Piyasalarda hiç düzenleme olmaması ve aşırı düzenleme arasındaki orta yolun bulunması gereğine dikkati çeken Fisher, "Ortadaki koridorda sektörle birlikte maliyet etkin yatırım koruma yöntemlerinin geliştirilmesi yer alıyor. Bugün özel sektör ve düzenleyiciler fikir alışverişinde bulunmalı ki bu orta yolu bulsunlar" diye konuştu.
