FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN
TCMB, 25 Haziran tarihli Para Politikası Kurulu toplantı özetini yayımladı
02/07/2020 14:05:31

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB), 25 Haziran tarihli Para
Politikası Kurulu(PPK) toplantı özetini yayımladı.
    PPK özetinde şu bilgiler verildi:
    "1. Mayıs ayında tüketici fiyatları yüzde 1,36 oranında artmış,  yıllık enflasyon 0,45 puan yükselerek yüzde 11,39 olmuştur. Mayıs ayı
PPK karar metninde dikkat çekildiği üzere, bu dönemde gıda enflasyonu  işlenmemiş gıda fiyatları kaynaklı olarak artmıştır. Uluslararası  petrol fiyatlarındaki gelişmelere bağlı olarak enerji enflasyonu Mayıs  ayında yükselse de tüketici enflasyonunu sınırlamaya devam etmiştir.
Türk lirasındaki değer kayıpları, dayanıklı mallar başta olmak üzere,  temel mal grubu enflasyonuna yansırken, hizmet enflasyonunda salgına  bağlı olarak faaliyetin kesintiye uğradığı kalemler öncülüğünde  yavaşlama eğilimi devam etmiştir. Bu gelişmeler sonucunda, çekirdek  göstergelerin eğilimlerinde bir miktar artış kaydedilmiştir.
    2. Gıda ve alkolsüz içecekler yıllık enflasyonu Mayıs ayında 1,59  puan artarak yüzde 12,87’ye yükselmiştir. Bu gelişmede yıllık  enflasyonu 4,91 puan artan işlenmemiş gıda grubu belirleyici olmuştur.
Döneme özgü gelişmelerle taze meyve ve sebze fiyatlarında gözlenen  düşüşün önceki yıllara kıyasla sınırlı kalmasına ek olarak döviz  kuruna duyarlılığı yüksek olan yumurta ve bakliyatlardaki fiyat  artışları işlenmemiş gıda enflasyonunu olumsuz etkileyen temel  unsurlardır. İşlenmiş gıda grubu aylık enflasyonu bir miktar  yavaşlarken, baz etkisinin de katkısıyla yıllık enflasyonu belirgin  olarak gerilemiştir. Diğer yandan, öncü göstergeler işlenmemiş gıda  yıllık enflasyonunun Haziran ayında da yükselebileceğine işaret  etmektedir.
    3. Enerji fiyatları Mayıs ayında yüzde 2,13 oranında yükselmiş,  grup yıllık enflasyonu 1,93 puan artarak yüzde 5,23 olmuştur.
Uluslararası petrol fiyatlarındaki toparlanma ile birlikte Türk  lirasındaki değer kaybı enerji fiyatlarındaki yükselişte belirleyici  olmuştur. Öncü göstergeler, enerji yıllık enflasyonunun Haziran ayında  artacağını göstermektedir.
    4. Temel mal grubu yıllık enflasyonu Mayıs ayında 1,38 puan  artarak yüzde 9,26’ya yükselmiştir. Bu dönemde, gerek dayanıklı  tüketim malları gerekse giyim ve ayakkabı fiyatlarında belirgin  artışlar gözlenmiştir. Türk lirasındaki birikimli değer kayıplarına  bağlı olarak, dayanıklı mal grubunda otomobil ve beyaz eşya  fiyatlarındaki artışlar öne çıkarken, giyim ve ayakkabı grubunda  mevsimsel ortalamaların üzerinde bir fiyat artışı kaydedilmiştir.
    5. Hizmet fiyatları Mayıs ayında yüzde 0,73 oranında artmış,  yıllık enflasyon 0,48 puan düşerek yüzde 11,28 olmuştur. Bu dönemde,  hizmet fiyatlarında salgının sınırlayıcı etkileri hissedilmeye devam  etmiştir. Nitekim yıllık enflasyonda en belirgin gerileme,  faaliyetleri önemli ölçüde duraklayan lokanta-otel hizmetlerinde  gözlenirken, diğer hizmetler ve kira yıllık enflasyonu da düşüş  kaydetmiştir. Ulaştırma hizmetleri enflasyonunda ise kademeli  normalleşme adımları kapsamında uygulanan kapasite kısıtları birim  maliyet kanalıyla yıllık enflasyonun yükselmesine neden olmuştur.
    6. Haziran ayında yıl sonu enflasyon beklentileri bir miktar  yükselirken, 12 ay sonrası enflasyon beklentileri düşüş kaydetmiştir.

    Enflasyonu Etkileyen Unsurlar

    7. İktisadi faaliyetteki yavaşlama Nisan ayında belirginleşmiş ve  sektörler geneline yayılmıştır. Sanayi üretimi mevsim ve takvim  etkilerinden arındırılmış olarak Nisan ayında aylık yüzde 30,4  oranında daralmıştır. Taşıt, giyim ve tekstil başta olmak üzere ana  ihracatçı sektörlerin üretimindeki düşüş daha belirgin olmuştur. Aynı  dönemde turizm gelirleri seyahat kısıtlamaları nedeniyle durma  noktasına gelirken, salgına yönelik alınan tedbirlerin de etkisiyle  ticaret, konaklama-yiyecek hizmetleri, ulaştırma-depolama başta olmak  üzere hizmet sektörlerinde de sert bir yavaşlama kaydedilmiştir.
    8. Kademeli normalleşme adımlarıyla birlikte Mayıs ayından  itibaren ekonomide toparlanmanın başladığı görülmektedir. Hareket  kısıtlamalarının hafifletilmesi ve kredi koşullarındaki iyileşme yurt  içi talebi desteklemektedir. Bu dönemde finansman koşullarına  duyarlılığı yüksek ve talebi ertelenmiş kalemlere yönelik kartla  yapılan harcamalar hızlı bir şekilde artarken, elektrik tüketimi de  istikrarlı bir artış göstermektedir. Diğer taraftan, ihracatta dış  ticaret ortakları geneline yayılan bir iyileşme gözlenirken, ithalat  talebinde de yurt içi talebe paralel olarak artış kaydedilmektedir.
    9. Salgın hastalığa bağlı olarak küresel büyüme görünümündeki  bozulma ve seyahat kısıtlamaları nedeniyle ihracat ve turizm  gelirlerinde düşüş gözlenmiştir. Ancak, normalleşmeyle birlikte mal  ihracatında görülen toparlanma ve emtia fiyatlarının düşük seviyeleri  önümüzdeki dönemde cari işlemler dengesini destekleyecektir. Kurul,  iktisadi faaliyetteki toparlanmanın sürekliliği ve makrofinansal  istikrar açısından cari işlemler dengesindeki seyrin önemine dikkat  çekmiştir.
    10. Salgın hastalığa bağlı gelişmelerin Türkiye ekonomisi  üzerindeki olumsuz etkilerinin sınırlandırılması açısından finansal  piyasaların, kredi kanalının ve firmaların nakit akışının sağlıklı  işleyişinin devamı büyük önem arz etmektedir. Yakın dönemde uygulamaya  konulan parasal ve mali tedbirler ekonominin üretim potansiyelini  destekleyerek finansal istikrara ve iktisadi faaliyetteki toparlanma  sürecine katkı yapmaktadır. İktisadi faaliyetin önümüzdeki dönemdeki  toparlanma hızı normalleşme sürecinin yurt içindeki ve yurt dışındaki  seyrine bağlı olacaktır.
    11. İktisadi faaliyetteki yavaşlama işgücü piyasası verilerine de  yansımıştır. Mart döneminde tarım dışı istihdam Şubat dönemine göre  yüzde 4,3 oranında azalırken, inşaat ve hizmetler sektöründeki  istihdam kayıpları daha belirgin olmuştur. Ancak işgücüne katılım  oranındaki gerilemeyle işsizlik oranlarındaki artış nispeten sınırlı  olmuştur. Öncü göstergeler, iktisadi faaliyetteki toparlanmayla yeni  iş ilanlarının arttığını ve istihdam imkânlarının kısmen iyileştiğini  göstermektedir. Kurul, kısa çalışma ödeneği başta olmak üzere işsizlik  sigorta fonu ve cari transferler aracılığıyla sağlanan desteklerin,  hanehalkı gelir kayıplarının sınırlanması ve istihdamın korunması  açısından kritik rol oynadığı değerlendirmesinde bulunmuştur.
   
    Para Politikası ve Riskler

    12. oronavirüs salgınına ilişkin gelişmelere bağlı olarak küresel  büyümedeki zayıflama yılın ikinci çeyreğinde derinleşirken, ülkelerin  attığı normalleşme adımlarına bağlı olarak kısmi bir toparlanma  gözlenmektedir. Ancak, salgının başta güney yarımküre olmak üzere  yayılımını devam ettirmesi ve ikinci bir dalga yaşanma olasılığı  dâhilinde küresel ekonomideki toparlanmaya ilişkin belirsizlikler  yüksek seyretmektedir. Salgının ve sağlık önlemlerinin tüketim  alışkanlıkları ve genel harcama davranışına olası etkilerine yönelik  belirsizlikler devam etmektedir. Her açıdan normalleşmenin uzun  sürmesi durumunda küresel ve yurt içi büyüme görünümündeki zayıflama  daha belirgin olabilecek ve ilave tedbir gereksinimi ortaya  çıkabilecektir.
    13. Mayıs PPK toplantısını takip eden dönemde, OPEC+ ülkelerinin  arz kısıntısı konusunda anlaşmaları ve talep tarafında en kötünün  geride kaldığı yönündeki beklentilere bağlı olarak petrol fiyatlarında  toparlanma gözlenmiştir. Buna karşın, küresel iktisadi faaliyete dair  belirsizlikler başta olmak üzere emtia fiyatlarına ilişkin aşağı yönlü  riskler canlılığını korumakta olup, küresel enflasyon oranlarının 2020  yılında ılımlı bir görünüm sergilemesi beklenmektedir.
    14. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülke merkez bankaları genişleyici  yönde adımlar atmaya devam etmektedir. Gelişmiş ülkelerde uzun vadeli  faiz oranları tarihsel düşük seviyelere gerilerken, gerek merkez  bankalarının açıklamaları gerekse piyasa beklentileri, düşük faiz  ortamının uzun bir süre devam edeceğine işaret etmektedir. Uygulanan  politikaların finansal piyasalar, büyüme ve istihdam üzerindeki  etkinliği, ülkeler itibarıyla salgının seyri ile politika alanının  büyüklüğüne göre farklılaşabilecektir.
    15. Destekleyici politika önlemleri ve normalleşme adımları yakın  dönemde risk iştahında bir miktar artışa neden olmuş ve gelişmekte  olan ülkelerden portföy çıkışları yavaşlamıştır. Normalleşme  adımlarını takiben, alınan parasal ve mali tedbirlerin de katkısıyla,  küresel gelişmelerin Türkiye’nin risk primi ve kur oynaklığı  üzerindeki olumsuz etkileri bir miktar hafiflemiştir. Buna karşın,  küresel iktisadi faaliyet görünümüne ve politika tedbirlerinin  etkinliğine ilişkin belirsizliklerin sürmesi, önümüzdeki dönemde  küresel risk iştahı ve gelişmekte olan ülkelere yönelen portföy  akımlarının dalgalı seyretmesine neden olabilecektir. Belirsizliklerin  yüksek seyrettiği bu süreçte, salgın hastalığın sermaye akımları,  finansal koşullar, dış ticaret ve emtia fiyatları kanalıyla  oluşturmakta olduğu küresel etkiler yakından takip edilmektedir. Bu  kapsamda Merkez Bankası, salgının Türkiye ekonomisine etkilerini  izleyerek elindeki araçları fiyat istikrarı ve finansal istikrar  amaçları doğrultusunda kullanmaya devam edecektir.
    16. Parasal, finansal ve mali tedbirlerin yanı sıra büyük ölçüde  kamu bankalarınca genişletilen kredi arzı, kredi büyümesine ilişkin  aşağı yönlü riskleri sınırlayarak reel sektöre kredi akışının  kesintisiz devamına katkı sağlamaktadır. Kefaletli kredi imkânı ile  inşaat, turizm ve yerli üretim yapan sektörleri desteklemek amacıyla  açıklanan paketlerin etkisiyle kredi ivmesi güçlü seyretmektedir. Kamu  bankaları öncülüğündeki kefaletli kredi kullandırımları ticari ve  bireysel kredi arzını ve kredi faizlerindeki düşüşü destekleyerek  salgının ekonomik birimlerin gelir ve nakit akışı üzerindeki olumsuz  yansımalarını azaltmaktadır. Son dönemde açıklanan bireysel kredi  paketlerinin desteğiyle konut kredisi talebinin de güç kazandığı  gözlenmektedir.
    17. Toplam talep koşullarının sınırlayıcı etkisine karşın, salgına  bağlı birim maliyet artışlarının yansımalarıyla çekirdek enflasyon  göstergelerinin eğilimlerinde bir miktar yükseliş gözlenmektedir.
Uluslararası emtia fiyatları tüketici enflasyonunu sınırlamaya devam  ederken, gıda enflasyonu dönemsel ve salgına bağlı etkiler nedeniyle  artmıştır. Salgına bağlı tedbirlerle kısa vadede etkili olan arz yönlü  unsurların, normalleşme sürecinin devamıyla kademeli olarak ortadan  kalkacağı ve yılın ikinci yarısında talep yönlü dezenflasyonist  etkilerin daha belirgin hale geleceği değerlendirilmektedir. Bu  çerçevede Kurul, enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate  alarak, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.
    18. Kurul, enflasyondaki düşüş sürecinin devamlılığının, ülke risk  priminin gerilemesi, uzun vadeli faizlerin aşağı gelmesi ve  ekonomideki toparlanmanın güç kazanması açısından büyük önem  taşıdığını değerlendirmektedir. Enflasyondaki düşüşün hedeflenen  patika ile uyumlu şekilde gerçekleşmesi için para politikasındaki  temkinli duruşun sürdürülmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, parasal  duruş ana eğilime dair göstergeler dikkate alınarak enflasyondaki  düşüşün sürekliliğini sağlayacak şekilde belirlenecektir. Merkez
Bankası fiyat istikrarı ve finansal istikrar amaçları doğrultusunda  elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir.
    19. Kurul, salgın hastalığa bağlı iktisadi risklerin en aza  indirilmesi açısından para ve maliye politikaları arasındaki eşgüdümün  sürdürülmesinin büyük önem arz ettiği değerlendirmesinde bulunmuştur.
Salgın hastalığın ekonomiyi birçok farklı kanaldan etkilemesi, başta  nakit akışının düzenlenmesi ve istihdamın korunmasına yönelik  tedbirler olmak üzere şirketler ve hanehalkı üzerindeki etkilerin  asgari düzeyde tutulabilmesi için koordineli politika uygulamaları  gerektirmektedir. Dolayısıyla, makro ölçekteki para ve maliye  politikalarının yanı sıra en çok etkilenen iktisadi birimleri  hedefleyen ve sektörel etkileşimleri dikkate alan politika  uygulamalarının kritik önemde olduğu değerlendirilmektedir. Bu süreçte  atılacak politika adımlarının hedefli ve geçici nitelikte olması  politika etkinliğini destekleyecektir.
    20. Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un  geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği  önemle vurgulanmalıdır. 

    Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
    http://www.foreks.com
    http://twitter.com/ForeksTurkey