FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN
[CONSOLIDATION_METHOD_TITLE] [CONSOLIDATION_METHOD]
İlgili Şirketler
[]
İlgili Fonlar
[]
Türkçe

oda_MaterialEventDisclosureGeneralAbstract|
Özel Durum Açıklaması (Genel)
oda_UpdateAnnouncementFlag|
Yapılan Açıklama Güncelleme mi?
Evet (Yes)
oda_CorrectionAnnouncementFlag|
Yapılan Açıklama Düzeltme mi?
Hayır (No)
oda_DateOfThePreviousNotificationAboutTheSameSubject|
Konuya İlişkin Daha Önce Yapılan Açıklamanın Tarihi
x
oda_DelayedAnnouncementFlag|
Yapılan Açıklama Ertelenmiş Bir Açıklama mı?
Hayır (No)
oda_AnnouncementContentSection|
Bildirim İçeriği
oda_ExplanationSection|
Açıklamalar
oda_ExplanationTextBlock|

Daha önce hakim ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğum CLK Holding A.Ş. deki paylarımı 10.10.2013 tarihinde OSSİS Yatırım Holding'e sattıktan sonra şirketin kötü ve ard niyetli yönetilmesi sonucu binlerce yatırımcısı olan şirket ekonomik bir dar boğaza girmişti.
 
 Benim hakim ortağı olduğum her geçen dönemde şirket devamlı büyüme ivmesi kazanmış, aktif büyüklüğü ve cirolarıyla gözde görünür farkındalık yaratan bir firma iken satıştan sonra sorumluluğum bulunmayan bu işlemlerden dolayı şahsımda maddi ve manevi olarak çok zarar görmüş bulunmaktadır.


 Hem bu olumsuz durumun düzeltilmesi hem de pay sahiplerinin talepleri üzerine adeta terk edilmiş olan şirketi onlarla birlikte bir yola çıkıp, pay sahipleri tarafından Yönetim Kurulu Başkanı seçilmiş ve diğer Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte hareket etmek suretiyle şirket bir düzlüğe çıkarılmaya çalışılmıştır.
 
 Şirkette Yönetim Kurulu Başkanı olduktan sonra hemen bir şirket merkezi tutulmuş, vergi kaydı silinen şirketlerin vergi kaydı tekrar açılmış, bekleyen bağımsız denetim ücreti ödenmiş, şirketimiz alacaklarına davalar açılmış, eski personelleri işe alınmış ve şirketin olağan işleyişine başlanmıştır.. Bu dönemde şirketin finansal durumu  olmadığından görevim boyunca, şirketin komple genel giderleri, dava harçları ve borç yapılandırma bedelleri  benim tarafımdan ciddi rakamlara ulaşacak şekilde karşılanmıştır. Bunun yanında hiçbir şirket bağımsız denetim yapmaz iken bağımsız denetimin yapılması konusunda yol alınmış, iştirak görüşmelerine başlanmış ve finansal durumun düzeltilmesi ve tekrar payların borsada işlem görebilmesi için gerekli olan kriterlerin sağlanması için onlarca danışmanla görüşülmüştür. Şirketin borçlarının ödenmesi noktasında bir takım ilerlemeler sağlanmıştır.

Ancak terk edilmiş bir şirketin her şeyiyle ayağa kaldırmaya çalışırken, yapılan icralar maalesef 1 yıla sığmamış BİST'in de bize tanıdığı süreye yetişilememiş, ekstra BİST'ten yazılı ve toplantı yapılarak zaman istenilmiş ve cevabı resmi olarak beklenmektedir.
 
 Tüm bunları icra ederken, Ankara da açılmış olan davaları takip eden, benim dönemim olmayan 2014 yılında atanmış şirket eski  avukat tarafından Avukatlık Ücret Sözleşmesi uyarınca henüz vadesi gelmemiş avukatlık ücretinin şirketimizten icraya verilmek suretiyle tahsil edildiği ve böylece 432.000 TL şirketin zararı uğratıldığı tespit edilmiştir. Bu avukat şirket aleyhine ilk icra takibini başlatan kişidir. Bunun üzerine bu avukat müvekkil ilişkisinin kötüye kullanılıp avukatın derhal  azil edilmesi ve alınan paraların tekrar iadesine yönelik ihtar çekilip ve  hakkında dava açılması,  şirketimize yönetim kurulundanda  öneri istenerek başka bir avukatla davanın takibi ve başarı primi şartıyla yeni bir ücret sözleşmesi imzalanması gereğini belirttim. Bunu duyan avukat hakkımda haklı azil etmemize karşılık,  suçlayıcı ve asılsız beyanlar içeren ihtarnameler keşide etmek suretiyle yönetim kurulunu yanıltmaya çalışarak aleyhime kamuoyu oluşturmaya çalışmıştır.
 
 Avukatın henüz vadesi gelmemiş parayı şirketimizden haksızca tahsil ettiğini öğrendikten, yeni avukat atayıp alacak davalarımızı takip edip, söz konusu eski avukat hakkında  dava açmaya hazırlanırken yönetim kurulu haberim olmadan azil edilen avukatı tekrar vekil tayin etmiştir. Şirketin parasını haksız olarak ve icraya vermek suretiyle alan, bunu tespit etmemle birlikte şahsım hakkında suçlayıcı ifadeler kullanmak suretiyle pay sahiplerine, diğer Yönetim Kurulu üyelerine ve Resmi Kurum ve Kuruluşlara beyanda bulunan bu kişi ile çalışmam mümkün olmadığı açıktır. Burada daha da üzücü olan Yönetim Kurulu Üyeleri,  avukat tarafından yanıltılıp haberim olmadan böyle bir karar almasıdır.

Ayrıca dün 25.11.2016 tarihinde Ankara İflas Müdürlüğü bilgime başvurmak için davet ettiğinde, dosyaları incelerken öğrenmiş bulunuyorum ki aynı avukat hiçbir davayı bitirmeden 432.000 TL şirketten icra yoluyla para aldığı yetmemiş gibi 1.300.000 TL daha iflas masasına alacağının olduğunu belirtmesinin şaşkınlığını yaşamaktayım.
 
 Yönetim Kurulu üyeleri tarafından, davaya açmaya ve bedel iadelerini almak için girişimde bulunurken böyle önemli bir konuda şahsımdan habersiz avukatı tekrar atama kararının alınması neticesinde şirkette herhangi bir sıfatla yer almamın doğru olmadığını düşünüyor ve şirketteki tüm görevlerimden istifa ediyorum.
 
 Kamuoyuna saygıyla duyurulur

Saygılarımla

          

Murat Çelik