FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN
BASIN BÜLTENİ-ARTED/Öztürk: Tıbbi cihaz sektörünün 16 milyar TL alacağı var
10/07/2020 18:13:16

    ARTED Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Öztürk, ''Türkiye’de tıbbi  cihaz sektöründe yerli ve milli hamlesinde ciddi bir adım atılması  isteniliyorsa yatırım yapmamızın önü açılması gerekiyor. Bunun için de  en büyük teşvik Türkiye’deki ticari koşulların gerek fiyatlama gerek  tahsilat tarafında gerekse adil rekabet tarafında doğru şartların  kurulması gerekiyor.'' dedi.
    Kovid-19’un etkisi, tüm dünyada hissedilmeye devam ederken, bu  süreç bir kez daha gösterdi ki  tıbbi cihazlar, sağlığın sürdürülmesi  ve geri kazanılmasındaki tanı, izleme, tedavi ve bakım aşamalarındaki  yerleri ile sağlık ekosistemi için çok büyük bir değer  oluşturmaktadır. Dünyanın önde gelen medikal teknoloji üreticilerini  temsil eden Araştırmacı Tıp Teknolojileri Üreticileri Derneği (ARTED)  internet üzerinden gerçekleştirdiği toplantıda, tıbbi cihaz sektörü  ile ilgili gelişmeler ve sektörün gündem maddeleri hakkında bilgi  verdi. Toplantıya ARTED Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Öztürk, Başkan
Yardımcıları, Aslı İrengün Erden, Ayşe Şanlıoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi
Serhan Acar ve basın mensupları katıldı.
    Sektörün önün açılmasına dikkat çeken Ayhan Öztürk, ''Türkiye’de  tıbbi cihaz sektöründe yerli ve milli hamlesinde ciddi bir adım  atılması isteniliyorsa yatırım yapmamızın önü açılması gerekiyor.
Bunun için de en büyük teşvik Türkiye’deki ticari koşulların gerek  fiyatlama gerek tahsilat tarafında gerekse adil rekabet tarafında  doğru şartların kurulması gerekiyor. Ürettiğimiz teknolojinin takdir  edilmesi ve isteyen hekim ya da hastane tarafından ulaşılabilmesi çok  önemli. Buradaki şartnameler oluşturulurken, teknolojinin hastada  oluşturduğu fark takdir edilmesi ve önünün açılması gerekiyor. Aksi  takdirde sektörde kalitenin giderek düştüğü, hastaya sunulan faydanın  azaldığı ve bu anlamda ameliyat sonuçlarının geriye düştüğü bir ortam  görebiliriz." dedi.
    "Tıbbi cihazda yerli ve milli üretim hamlesi için Türkiye’nin  nitelikli bilgiyi, yüksek teknolojiyi ve yatırımcıyı çekebiliyor  olması lazım"
    Türkiye’nin tıbbi cihaz sektöründe oluşturabileceği yerli ve milli  üretim hamlesinin anlamlı bir yere gidebileceğine işaret eden Öztürk,
''Bunun için Türkiye’de var olan ekosisteme daha nitelikli bilgiyi,  yüksek teknolojiyi ve yatırımcıyı çekebiliyor olması lazım. Bunun  temel koşulu  tıbbi cihaz sektörünün 3 tane sacayağı var. Birincisi  regülasyonlar. Yani içinde bulunduğumuz ortamı düzenleyen kurallar.
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun oluşturduğu bu kurallar  manzumesi, çalışmamız için son derece faydalı ve sürekli gelişiyor.
İkincisi ise fiyatlama. Son iki yılda artan dövizle beraber  güncelliğini ve referans olma özelliğini yitirdi. Artık bu yok. Diğer  son ayak ise hızlı ve etkin tahsilat, bu da yok. Buna dördüncü ayak da  eklenebilir. Fiyata bağlı olarak yeni teknolojinin Türkiye’ye  girebilme kabiliyeti ve hızı, bu da yok. Yani Türkiye’ye yeni  teknoloji girmiyor, girmesi için hiçbir etken yok. Bunu yaparken
Türkiye olarak diyoruz ki gelin Türkiye’de yeni teknolojiyi üretelim,  yerli tıbbi cihaz üretelim. Türkiye ticaret için teknolojiyi almazken,
Türkiye’de üretim yapma isteğinde çelişki oluyor. Parayı zamanında  tahsil edemezseniz ya da ne zaman tahsil edeceğinizi bilemezseniz,  fiyatlama noktasında formülasyon yoksa o zaman ekosistem düzgün  işlemiyor." şeklinde konuştu.
    Öztürk, sözlerine şöyle devam etti: "Fiyatlaması, tahsilatı doğru  olan ve regülasyonları oturmuş bir pazara sizin davet etmenize gerek  kalmadan, tıbbi cihaz firmaları bu pazara gelirler. Pazarda doğru  konumlandırmayı yaparlar. Aksi takdirde siz teşvik de verseniz, her  türlü yatırım desteğini taahhüt de etseniz, buralar düzelmeden ciddi  bir yatırımcıyı buraya çekmek maalesef çok olası bir durum değil. Bu  kadar rekabetin yüksek olduğu bir dünyada bunu çekmemiz çok güç.
Dernek üyeleri olarak bizler Türkiye’nin çok büyük bir şansıyız.
Türkiye’deki bu yatırım hamlesine destek verebiliyoruz. Ancak elimizin  biraz daha güçlenmesi lazım. Türkiye’deki bu alacak konusunun acilen,  bir şarta bağlı olmadan ödenmesi ve tıbbi cihazlarda sürdürebilirlik  alım yöntemi fiyatlamasının sağlanmasıyla beraber, bizde  merkezlerimize giderek "Gelin Türkiye’de yatırımlarınızı yapın"  diyebiliriz."
    "Çin’den çıkan tedarik zincirinin Türkiye’ye gelmesi için ticaret  ortamının iyileştirilmesi faydalı olacaktır"
    Kovid-19 ile beraber Çin’deki tedarik zincirinde ciddi bir  aksamaların olduğunu hatırlatan Öztürk, "Birçok ülke Çin’deki  üretimini başka yerlere almak için gayret içerisinde yer aldı. Sağlık
Bakanımıza katıldığı bir toplantıda arz edildiği üzere, bu tedarik  zincirini kendisine üretim olarak yeni yerler arıyor. Türkiye bundan  neden faydalanmasın. Tedarik zincirinin üretim zincirine yeniden  paylaştırılacağı bu önümüzdeki birkaç yıllık hamle de neden hak ettiği  paydayı almasın. Alabilmesi için çok hızlı bir şekilde Türkiye’de var  olan bu ticaret ortamının iyileştirilmesi faydalı olacaktır. Bu olduğu  takdirde bizlerin Çin’den gidecek olan yatırımların bir kısmını
Türkiye’ye çekmek için gerekli lobi faaliyetleri çok hızlı  yapabiliriz. Türkiye’nin işgücü, mühendislik altyapısı ve coğrafi  konumu buna elverişlidir. Ancak Türkiye’de ticaret yapmanın koşulu  maalesef şuanda aleyhimizde yer alıyor." açıklamasında bulundu.
    Öztürk, sözlerini şöyle tamamladı: "Sağlık sektörü herkese dokunan  ve etkileyen bir sektör. Bu sektörün devamlılığı hem hastalar için  önem arz etmekte hem Türkiye’nin kurmuş olduğu şehir hastanelerinin  devamı için önemli hem de Türkiye’nin sağlık turizmindeki mevcut  konumu ve pastadan büyük pay almaması için önemli. Türkiye’deki  hekimlerin, dünyadaki diğer meslektaşlarıyla yarışırken geriye  düşmemesi için yeni teknolojinin girmesi şart. Türkiye’ye yeni  teknolojinin girmemesi durumunda hekimlerin hızlı şekilde dünyadaki  meslektaşlarından geriye düştüğünü görürüz. Bu da Türkiye’deki yapılan  ameliyatların, sunulan sağlık hizmetlerinin sonucunu negatif etkiler.
Türkiye’nin sağlık hizmetinde turizmden aldığı payı da etkiler. Bütün  bunlar bizi dünya sırlamasında geriye düşürür." diye konuştu.

    "Sektörün 16 milyar TL alacağı var"

    Sektörün alacaklı rakamını açıklayan Aslı İrengün Erden, "Resmi  rakamlar olmamakla birlikte dernek üyeleri ve sektördeki diğer  paydaşlarla birlikte yaptığımız görüşmeye göre, sektörün 16 milyar TL  alacağı var. Bunun bir bölümünü medikal malzeme bir bölümün de ilaçtan  kaynaklı olduğu söyleniyor." dedi.


    Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
    http://www.foreks.com
    http://twitter.com/ForeksTurkey 

Kredi Hesaplama