FİNANS

Sesmir/Ökmen: Küresel düzeyde başlayan durgunluk, Türkiye ekonomisinin toparlanma süresini de uzatacaktır 7 Nisan 2020

Sesmir/Ökmen: Küresel düzeyde başlayan durgunluk, Türkiye ekonomisinin toparlanma süresini de uzatacaktır
07/04/2020 14:54:38

    Sesmir Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Ökmen, Koronavirüs'ün Türkiye  ekonomisi üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Ökmen, "Hastalığın
Türkiye'de tam olarak durudurlması, diğer ülkeler tarafından  geliştirilecek aşı ve ilaç durumu ile eşgüdümlüdür" dedi.
    Ökmen, "Küresel düzeyde başlayan durgunluk, Türkiye ekonomisinin  toparlanma süresini de uzatacaktır." şeklinde görüş belirtti.
    Ökmen konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı:
    "Virüs salgınının yol açtığı hastalık, Türkiye'nin sağlık  sisteminin kapasitesini henüz aşmamıştır: Yayımlanan istatistiklere  göre hasatalığın şu ana kadar yol açtığı vaka sayılarının gelişim  seyri, Türkiye'nin sağlık sisteminin mücadele gücünü korumaya devam  edeceğini göstermektedir.  Ancak yeni geliştirlecek aşı ve ilaç  çalışmaları yönünden dış bağımlılık sözkonusudur. Dolayısıyla,  hastalığın Türkiye'de tam olarak durudurlması, diğer ülkeler  tarafından geliştirilecek aşı ve ilaç durumu ile eşgüdümlüdür.   
    Sağlık Kuruluşlarının kamusal yönetim ve yönlendirme altına  alınarak 7/24 operasyonel olarak çalışır vaziyete getirilmiş olması ve  gerekirse kamulaştırılacak olmaları en etkili tedbirler arasındadır.
    Küresel düzeyde başlayan durgunluk, Türkiye ekonomisinin  toparlanma süresini de uzatacaktır. Son yıllarda faiz karşılama gücü  zayıflamış olan özel sektör firmalarının yaşadığı dış finansman  zorlukları, pandeminin yarattığı ilave etkilerle daha da artmaya  başlamış ve finasal sektör için risk haline gelmiştir. 
    Tedbirlerin ve izolasyounu en yoğun olduğu dönem, çok sayıda  ülkede aynı anda ikinci çeyrek olması nedeniyle, küresel durgunluk en  dip noktasına ikinci çeyrekte ulaşacaktır.
    KOBİ'lerin istihdan kabiliyetlerini korumaları için teşvik  önlemlerini iyi uygulayan ülkeler, bu durgunluktan en erken  çıkacaklardır. 
    Salgın, gelişmiş ekonomileri daha hızlı ve daha erken etkilemiş  olduğu için, Türkiye ekonomisi de dahil olmak üzere, dünyanın geri  kalan ülkelerinde dışsal şok riskleri, en temel risk haline gelmiştir.
Gelişmekte olan ülkelerin iç sorunlarının temel nedeni, artık dış  çevresel olumsuzluklardır.
    Yüksek kaldıraçlı dış finansman yüküyle çalışan birçok ülke, bu  dönemde geri ödeyememe hali ile karşılaşabilecektir.
    Yatırım harcamalarına ve diğer birçok alana ayrılan ve ayrılması  düşünülen fonlar, sağlık kuruluşlarına ve sağlık harcamalarına  aktarılacak şekilde kamu bütçesi ve hatta özel sektör bütçeleri  hızlıca revize edilmelidir. 
    Hane halklarının barınma, mutfak, elektrik, su, ısınma gibi temel  yaşamsal giderleri geçici bir süre kamusal kaynaklarla  karşılanmalıdır.
    Eksilen talebin üretimde yaratacağı açığın, üretim gücüne ve  üretime ilişkin organizasyonel bilgi birikimine vereceği zaiyatın  kalıcı hale gelmemesi için karşılıksız olarak Hazine tarafından  finanse edilmesi gerekir.
    Hazine iç likidite ihtiyacını, ancak ve ancak, Merkez Bankası'ndan  sağlayacağı uzun vadeli borçlanmayla (Tahvil çıkartarak veya direkt)  karşılamakta tereddüt etmemeli ve gecikmemelidir.   
    Salgının önlenmesi halinde de bu para geri çekilecek şekilde
Merkez bankası tarafından ilave para basılarak hazinenin TL likidite  ihtiyaçlarını gidermelidir.
    Çok uluslu finansman kuruluşlarının sağladığı ucuz, uzun vadeli ve  büyük miktarlı fonlara erişimde tereddüt edilmemelidir: Gelişmekte  olan ülkelerde para politikası tepkilerinin ortaya konulma gücü  varken, mali alandaki zayıflıklar nedeniyle IMF ve Dünya Bankası  kaynaklarına Pandemi ile mücadele için 70 'in üzerinde ülke ilgi  duymaya başladı.
    Dış yükümlülüklerin giderilmesi için ihtiyaç duyulacak döviz  likiditesinin temini için mevcut konjonktürde en uygun seçenek IMF'in
'Rapid Credit Facility' uygulamalarıdır: İç likidite ihtiyaçları için  karşılıksız olarak TL basıp likidite yaratılır iken, özel sektörün dış  borçlarının ödenmesinde kullanılmak üzere, döviz üzerinden yeni  borçlanmalara ihtiyaç bulunmaktadır.  Mevcut konjonktürde, IMF'in  sağlayacağı kaynak, muadillerine göre hem ucuz hem daha uzun vadeli  hem de ölçek olarak daha büyüktür. Bu kapsamda en uygun seçenek IMF'in
'Rapid Credit Facility' uygulamalarıdır.


    Foreks Haber Merkezi ( haber@foreks.com )
    http://www.foreks.com
    http://twitter.com/ForeksTurkey